Genelde Şükran günü için Hooters'ın tavuklarını düşünmezsin ama söylemeliyim ki, bunu sevdim. | Open Subtitles | اتعلم لا تفكر بأن تُعد اجنحة دجاج هوترز لعيد الشكر لكن احقاقا للحق , أعجبتني |
Bekle. Hooters kanatları olduğunu nereden bildin? | Open Subtitles | تريثِ لحظة , كيف عرفتي انها من مطعم هوترز |
Ve biliyorsun garsonlarda Hooters'dan. Bu kadarı yeterli mi? | Open Subtitles | و "هوترز" هم المجهزون للحفل ألا يكفيك هذا؟ |
Şimdi bu şeyi taşımaya yardım ediyorum senin de Noel'de bizim çocuklarla beraber Hooters'a gidip maç izlememe izin vermen gerek. | Open Subtitles | بما أني أساعدك في إدخال هذه للبيت سوف أحتاج أن تسمحي لي بالذهاب إلى (هوترز) في الكريسماس لمشاهدة المباراة مع أصحابي |
Ya da Hooters'taki garson kızlara ya da kime işliyorsa işte. | Open Subtitles | أو للنادلات في مطاعم (هوترز) أو أي شخص ينفع معه ذلك |
Yarışmayı kazanırsak, Hooters'a gidebilir miyiz? | Open Subtitles | " إذا فُزنا بالمُنافسة ، هل يُمكننا الذهاب إلى مطعم " هوترز |
Hooters'ın sahipleri insanların bitmek bilmez yağ ihtiyacını erkeklerin de bitmek bilmez silikonlu göğüs ihtiyacını kullanıyor. | Open Subtitles | مالكو مطعم "هوترز" يعملون على رغبتنا للدهون، والرجال يواصلون الأقتراب من زيادة في الصدر. |
Hooters'da oturana kadar hindi yapmam gerektiğini tamamen unutmuştum. | Open Subtitles | لاني كنت جالسة في هوترز ~ مطعم امريكي تقوم النادلات فيه بإغراء الزبائن بشكل جنسي ~ |
Kapayın çenenizi. Annem o kadar kilo aldı ki artık Hooters'ta çalışmıyor. | Open Subtitles | " أخرسوا أمي بدينة من العمل في " هوترز |
Yine de, Hooters'da her zaman kanat yiyebiliriz. | Open Subtitles | ليس بنفس المقام، لكن بوسعنا المضي لأكل الدجاج في (هوترز) |
Tamam, Angela, sakin ol. Hooters dünyanın her yerinde 400 şubesi olan bir restoran. | Open Subtitles | أنتظري " أنجيلا " الـ " هوترز " مطعم |
- Hadi, Asya usulü Hooters'a gidiyoruz. | Open Subtitles | نحن ذاهبون إلى مطعم " هوترز " الأسيوي |
Ben Toledo'daki Hooters'da çalışıyorum. | Open Subtitles | أنا أعمل بمطعم "هوترز" في "توليدو" |
Diğer işim Hooters'da, ki bu da gerçekten salakça çünkü bir göğüsüm diğer göğüsümden daha büyük. | Open Subtitles | (وظيفتي الأخرى في مطعم (هوترز وهو أمر جنونيّ لان أحد ثدياي أكبر من الآخر |
Boşandığımdan beri çıktığım ilk randevum ve adam tutup beni bir Hooters'a getiriyor. | Open Subtitles | "هذه أوّل مواعدة منذ طلاقي، وإذا بالرجل يحضرني لـ (هوترز)" |
O koca kadını Hooters'a götürürsen, oradakiler kasırga çarpmışa dönerler. Tavuk! | Open Subtitles | تلك الفتاة الضخمة تجتاح كازينو (هوترز) وكأنّها إعصار. |
Öyleyse Hooters'suz yaşamayı öğrenmek zorundayım. | Open Subtitles | أظنني يتحتّم أن أتعلّم النجاة بحياتي بدون (هوترز). |
O zaman Hooters'da çalışmadığı için şükretmeliyiz. | Open Subtitles | إذن أحزر أنّك يجب أن تمتنّي لكونه لا يعمل في (هوترز). |
Annem, eskiden Hooters'da çalışırdı. Gölün oradakini o işletirdi. | Open Subtitles | عملت أمي في (هوترز)، أدارت الفرع المشاطئ للبحيرة. |
Bu yüzden aramızda gizli hiçbir şey kalmasın. Hooters'da biranı içen kişi bendim. | Open Subtitles | دعينا لا يكون بيننا كذب، أنا من شرب جعتك في (هوترز). |