"هو لا يعرف" - Traduction Arabe en Turc

    • bilmiyor
        
    • haberi yok
        
    • bilmiyordur
        
    • farkında değil
        
    • bilmiyordu
        
    O Sydney'nin arkadaşı ve bildiğimiz kadarıyla hiçbir şey bilmiyor. Open Subtitles هو صديق سيدنى وبعيد عن كل شيئ,هو لا يعرف شيئ
    Benim hakkımdaki o yalanları söyleyerek kaç tane hayvana zarar verdiğini bilmiyor. Open Subtitles هو لا يعرف كم من الحيوانات قد آذاها بنشرهِ لتلك الأكاذيب عني
    İyi bir bilgisayar yapmak için yaptıklarının ufacık bir kısmını bile bilmiyor. Open Subtitles هو لا يعرف جزءً صغيراً من عملك عن ما يجعل الحاسوب جيداً
    Onun haberi yok. Bu kararı sana bırakıyorum. Open Subtitles هو لا يعرف ، و لكنني أترك هذا القرار لكي أنتي ، أتفقنا ؟
    Babam çok uzun bir süredir tek başına yaşayan biri. Belki de hayatını başka şekilde kurmayı bilmiyordur. Open Subtitles أبي على حاله منذ فترة طويلة ربما هو لا يعرف كيف يعيش بطريقة أخرى
    Bu durumun farkında değil ama adını duyduğum gün şansı bitmişti. Open Subtitles هو لا يعرف هذا. و لكن حظه الجيد انتهى عندما سمعت إسمه.
    Denek, sağladığımız verinin gerçek zamanlı borsa verisi olduğunu bilmiyor, aslında hisse alıp satma kararı veriyor. TED هو لا يعرف أن ما نغذيه من بيانات هي بيانات فورية من سوق الأسهم، لكنه يتخذ قرارات بيع وشراء.
    Ne zaman yenildiğini bilmiyor. Ne kazandığını da bilmiyor. Open Subtitles .هو لا يعرف متى سيهزم و لا يعرف متى سينتصر
    Ne yapacağını bilmiyor. Bu maymun ne yapacağını bilmiyor. Open Subtitles هو لا يعرف ماذا يفعل هذا القرد لا يعرف مالذي يتعيّن عليه فعله
    Yabancıların önünde, tek kelime İngilizce bilmiyor olacaktı. Open Subtitles وذلك، أمام الغرباء، هو لا يعرف أي كلمة إنجليزية
    Bak ne diyeceğim ben de gelirim. Arkadaş olduğumuzu bilmiyor nasıl olsa. Open Subtitles إليك بفكرة، سأظهر هناك، هو لا يعرف أننا صديقين.
    Elbette o bu konuyu bilmiyor, boşanma işini de. Open Subtitles بالطبع هو لا يعرف شىء حول بيع المكان او الطلاق
    Kendisi Madrid'de olduğumu bilmiyor. Bugün geldim. Open Subtitles . هو لا يعرف أننى فى مدريد . لقد جئت اليوم
    Kendisi Madrid'de olduğumu bilmiyor. Bugün geldim. Open Subtitles . هو لا يعرف أننى فى مدريد . لقد جئت اليوم
    Küçük olduğunu bilmiyor, kendisini buraların en büyük atı sanıyor. Open Subtitles أوه، وبالمناسبة هو لا يعرف بأنّه صغير يعتقد بأنّه الحصان الأكبر
    Bu hem garip,hem acayip, ve benimle konuşmalı mı konuşmamalı mı bile bilmiyor. Open Subtitles هذا سيكون غريب و و هو لا يعرف سواء عليه أن يتحدث إليّ أو لا يتحدث إليّ
    Şu an ne düşüneceğini bilmiyor ama birlikte olduğumuzu anlarsa... ..bunu iyi karşılamayacaktır. Open Subtitles حاليا هو لا يعرف بم يفكر , لكن إن تأكد له يوما بأننا كنا نعمل معا, حسنا.. لن يتقبل الأمر بشكل جيد
    Burada olduğumuzdan haberi yok, değil mi? Open Subtitles هو لا يعرف أننا هنا ، أليس كذلك؟
    Jorge kadının ismini bilmiyorsa kadın da onunkini bilmiyordur. Open Subtitles اذا كان هو لا يعرف اسمها فبتاكيد هى لا تعرف اسمه
    İyi kalpliliğinin aslında bir zafiyet olduğunun farkında değil. Open Subtitles هو لا يعرف أن اللطف هو الضعف التام
    Sopanın çimentoyla dolu olduğunu bilmiyordu. Open Subtitles هو لا يعرف أنّ المضرب مليء بالأسمنت

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus