"هو واحد من" - Traduction Arabe en Turc

    • biri
        
    • biridir
        
    • birisidir
        
    - O haramilerden biri, Leydim. Ne yapacaklarını söylemek zor. Open Subtitles هو واحد من اللصوص فمن الصعب قول ماذا سيفعلون به
    Ve Coppertina Üzüm bağları dünyada en ünlü mantar şarabı üreticilerinden biri. Open Subtitles وكابورتينا صاحب مزارع العنب هو واحد من الصناع العالميين الرواد لنبيذ البوتريتايزد
    Pazar günü için en berbat şeylerden biri içinizdeki gerginlik. Open Subtitles يوم الأحد، التوتر الذي يصيبك هو واحد من أسوء الأمور
    Hagan bu gezegendeki insanlara karşı oluşan yapının mimarlarından biridir. Open Subtitles هيجن هو واحد من البشر الرئيسيين المهجنين على هذا الكوكب
    Yüksek düzey yumurtalık kanseri en büyük kötü karakterlerden biridir. TED سرطان المبيض في المراحل المتقدمة هو واحد من أكبر الأشرار الموجودة هناك
    Bill Gates'de bu problemler üzerinde bizimle çalışan şu çok zeki adamlardan birisidir. Ayrıca bizi finanse de ediyor, sağolsun. TED بيل غيتس هو واحد من علمائنا الأذكياء الذين يعملون على حل تلك المشاكل. و هو أيضا ممول هذا العمل, فنقول له شكراً.
    Planking "Ya anlarsın ya da anlamazsın" dediğimiz şeylerden birisidir. Open Subtitles الانبطاح هو واحد من هذه الأشياء التي .. إما ان تفهمها و إما لا
    Bu dünyadaki en büyük yeraltı laboratuvarlarından biri. TED هذا هو واحد من أكبر المختبرات التحت أرضية في العالم.
    EA: Sheila'nın oğlu McKinley o masum insanlardan biri. TED إيف أبرامز: ابن شيلا، ماكينلي، هو واحد من هؤلاء الأبرياء.
    John, araştırma için gönüllü olan son derece kahraman yürekli, cesur insanlardan sadece biri. TED جون هو واحد من بين العشرات من الأشخاص البطوليّين والشجعان الذين تطوعوا للإختبار.
    Tütün, günümüzün en büyük küresel sorunlarından biri ve çoğumuz bu soruna farkında olmadan ortak olabiliyoruz. TED التبغ هو واحد من أكثر القضايا العالمية الملحة في وقتنا ومعظمنا متواطيء في هذه المشكلة أكثر مما قد يدرك.
    Ve bence bu, en önemli şeylerden biri, yani, biz insanlar için. TED لكني أعتقد أن أمرا كهذا، هو واحد من أهم الأشياء لنا، نحن البشر.
    Kanserin bu organlarla da bulaşabilmesi, pankreas kanserinin en acı veren kanser türlerinden biri olmasının sebebidir. TED وقدرة الورم على النمو والوصول لتلك الأجهزة هو السبب في أن سرطان البنكرياس هو واحد من أكثر أنواع الأورام إيلاماَ.
    Ses, evrenin en muhteşem armağanlarından biri. TED الصوت هو واحد من أكثر الهدايا الرائعة في كوننا.
    Gerçekten de Montreal Protokolü'nü uygulayarak kaçındığımız dünya, çevre ve insan refahında yıkıcı değişikliklerden biridir. TED في الواقع العالم الذي تجنبناه عن طريق تفعيل بروتوكول مونتريال، هو واحد من التغيرات الكارثية لبيئتنا ولرفاهية الإنسان.
    Romantik aşk dünyadaki en güçlü hislerden biridir. TED الحب رومانسي هو واحد من اقوى الأحاسيس على وجه الأرض.
    Sessizlik, insanların sahip olduğu en değerli şeylerden biridir. Çünkü varlığımızın derinliğini hissetmemize olanak sağlar. TED الصمت هو واحد من أكثر الحالات الثمينة لدى البشر، لأنها تسمح لنا بالشعور بعمق وجودنا.
    Bizi bilinen canlı türleri olarak tanımlayan şeylerden birisidir. Open Subtitles هو واحد من الاشياء التي تجعل البشر مميزين
    At, yatlar ve elinde kılıç tutarken uzağa bakan adamla birlikte resmetmek için en uygun 3 konudan birisidir Open Subtitles الحصان هو واحد من ثلاثةِ مواضيع مناسبة فقط للرسم، مع السفن و الأشرعة و رجلٌ يحملُ سيفًا بينما يحدّق من بعيد
    Açgözlülük en acınası günahlardan birisidir, ama bana göre, günahsız birisin. Open Subtitles الطمع هو واحد من تلك الخطايا مثيرة للشفقة، والتي، إذا كان من شأنه أن تصل إلى لي، كان غير الذنوب بعد الآن.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus