En azından senin cadı olduğunu biliyor. Bir şey saklamak zorunda değilsin. | Open Subtitles | على الأقل هو يعلم أنك ساحرة ليس عليك أن تخفي أي شيء |
Suç konusu üzerinden gideceğini biliyor, ve suç oranlarının düşmesine dayanarak.. | Open Subtitles | . بشأن الجرائم هو يعلم أنك ستهاجمه سينصِبُ لك بعض الأفخاخ |
Kuzey Afrika'da bir sahra hastanesinde görev yaptığını biliyor. | Open Subtitles | هو يعلم أنك خدمت فى شمال أفريقيا بالمستشفى الميدانى العسكرى. |
Senin iyi olduğunu biliyor ve sevgilerini gönderdi ve iş birliği yapmak istiyor. | Open Subtitles | هو يعلم أنك بخير وهو يرسل حبه وهو يريدك أن تتعاوني معنا |
O kadar paranız olduğunu biliyor. Bu parayı bulmakta zorlanmayacağınızı biliyor. | Open Subtitles | الأن هو يعلم أنك تسطيع تدبيره، يعلم أنه لا توجد مشكلة لديك في الدفع |
Mekânı kontrol altında tutacağımızı biliyor. | Open Subtitles | هو يعلم بأننا سنقوم بوضع هذا المكان تحت المراقبة هو يعلم أنك تفعل ذلك وفقا لكتاب التعليمات |
Şimdi helikoptere bindi. Burada olduğunu biliyor. | Open Subtitles | لقد صعد للتو على متن الطائرة المروحية هو يعلم أنك هنا |
Senin Gönüllüler Hastanesinde doktor olduğunu biliyor. | Open Subtitles | هو يعلم أنك طبيب فى المستشفى السامرى. |
Paris'te bir tıp kongresine katıldığını biliyor ve Roma'da, Lizbon'da ve Kazablanka'da durduğunu biliyor. | Open Subtitles | هو يعلم أنك حضرت مؤتمر طبى فى "باريس" وأنك توقفت فى "روما" ، "لشبونة" و "الدار البيضاء" |
Hayır, ama bakın... İyi olmadığınızı biliyor. | Open Subtitles | لا إنظرى هو يعلم أنك لست على ما يرام |
Hemen geliyoruz. - Burada olduğunu biliyor. | Open Subtitles | .. سنخرج خلال دقيقة . هو يعلم أنك هنا |
Onu 2003'te ispiyonladığını biliyor. | Open Subtitles | هو يعلم أنك وشيت به في عام 2003 |
Yani ilişkinizin sürdüğünü biliyor. | Open Subtitles | اذن هو يعلم أنك مستمرة في العلاقة |
lndianapolis, lndiana'da yaşadığını biliyor. | Open Subtitles | هو يعلم أنك تعيش فى "انديانا بولس" |
Korktuğunu biliyor. Yalnız olduğunu. | Open Subtitles | هو يعلم أنك خائف |
Bize ihanet ettiğini biliyor. | Open Subtitles | هو يعلم أنك خنتنا |
Para kazandığını biliyor. | Open Subtitles | هو يعلم أنك تجني مالا |
Onu sevdiğini biliyor ve bizi anlıyor Dylan. | Open Subtitles | (هو يعلم أنك تُحبه, هو يتفهم ذلك (ديلان. |
Marlo salak değil. Üzerine geleceğini biliyor. | Open Subtitles | (مارلو) ليس غبيا هو يعلم أنك ستستهدفه |