"هيوليت" - Traduction Arabe en Turc

    • Hewlett
        
    Hewlett ve Packard. Hewlett benim. Open Subtitles "هيوليت" و "باكارد" أطالب بـــ "هوليت" * hp مؤسسي شركة *
    Tamam, şimdi, Hewlett'in Julia Hemsworth ile ilgili istihbaratı olmalı. Open Subtitles حسناً، لابد أنّ (هيوليت) تملك معلومات حول (جوليا هيلمسوورث) هنا.
    Ted ve Elise raporlarında Hewlett'in kurbanları üzerinde tanımlanamayan bir toksin kullandığını yazacak. Open Subtitles إذاً كتب (تيد) و(إليز) في تقريرهما أنّ (هيوليت) إستعملت سمّاً مجهولا على ضحاياها.
    Babam onu senin öldürdüğüne inanıyor ve bunu Hewlett'e söylemeyi düşünüyor. Open Subtitles فوالدي واثق من أنّكِ قتلته و هو يُخطط ليخبر (هيوليت) بذلك
    Peki neden Bay Woodhull'a ya da neden doğruca Hewlett'a gitmediniz? Open Subtitles ولِمَ ذهبتِ إلى السيد (ودهول)؟ لم لم تذهبي مباشرةً إلى (هيوليت
    Danışmanlık yapsam da yapmasam da Hewlett taşları yine de alacak. Open Subtitles هيوليت) سوف يأخذ أضرحة "شواهد" القبور) سواء قمتُ بنصحهِ أم لا
    Binbaşı Hewlett burada bizzat bulunup sizi karşılayamadığı için özür diliyor. Open Subtitles الرائد (هيوليت) يقدم إعتذاره لعدم تمكنه من المجئ هنا شخصياً لترحابك
    Hewlett olmak mı istiyorsun? Open Subtitles ماذا، أتريدين ان تكوني "هيوليت
    Tamam, şimdi, Hewlett, şüpheli bir şey yaptı mı? Open Subtitles حسناً، الآن، هل فعلت (هيوليت) شيئاً غريباً؟
    Aynı zamanda Hewlett'in kendi yandaşlarını öldürdüğünü mü söylüyorsunuz? İyi de neden? Open Subtitles أنتما تقترحان أيضاً أن (هيوليت) تقتل المتواطئين معها، لمَ؟
    Binbaşı Hewlett, Yüzbaşı Joyce için adaleti sağlayacak. Open Subtitles الرّائد (هيوليت) سيقيم العدالة (من أجل القائد (جويس
    Binbaşı Hewlett'ın size ne dediğini veya ona ne söylediğinizi bilmiyorum ama asıl suç... Open Subtitles .من أجل جُنديَّ الصغير هُنا أنا لا أعرف بماذا قد أخبرك (الجنرال (هيوليت
    Binbaşı Hewlett'ın emri üzerine burada konaklıyorum. Open Subtitles سيتمُ إيوائي هنا (بأمر من الرائد (هيوليت
    Benim evimde, benim önümde Binbaşı Hewlett'a yalan söyledin. Open Subtitles لقد كذبت على الرائد (هيوليت) في منزلي أمامي
    İnan bana Binbaşı Hewlett'i ikna etmeye çalıştım. Open Subtitles لقد حاولت مناقشة الأمر مع هيوليت)، صدقينى)
    Baba, Binbaşı Hewlett kasabaya acil bir tehdit olmadığına ikna olsaydı o zaman hafriyatı güçlendirmeye hiç gerek olmazdı. Open Subtitles أبي (إذا إقتنع الرائد (هيوليت بانه ليس هناك تهديد للبلدة حاليًا
    Hewlett'a bunun yapılamayacağını yoksa ayaklanacaklarını söyle. Open Subtitles أخبر (هيوليت) بأن هذا لن يتم أو سيثور الشعب
    Binbaşı Hewlett bu planı ilk önerdiğinde buna karşıydım. Open Subtitles عندما كان الرائد (هيوليت) أول من وضع هذه الخطة كنت ضده
    Binbaşı Hewlett seni New York'taki bir İngiliz subayına hediye etmeye kararlı. Open Subtitles الرائد (هيوليت) سيقوم بإرسالكِ كهديّة لضابط بريطاني في "نيويورك
    Bak, doğrudan Hewlett'in yazışmalarından kopyaladım. Open Subtitles .إنظرى، لقد نسخت هذه مباشرة (من مراسلات (هيوليت

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus