Hadi şu kusurları düzeltelim, ve... lütfen raporunla beraber videoyuda bana gönder. | Open Subtitles | أولا لنحل مشكلة الاختراق لأنظمة الحماية التي تنتجها الشـركة وأرجو ان ترسل لي برنامج الصور مع التقرير |
Ve lütfen öyle olursa söyle, ama ben bir mutfakta iş bulmaya çalışıyorum çok iyi bir restaurantta, ve... | Open Subtitles | وأرجو أن تخبرني إذا كان كذلك لقد كنت احاول الحصول على وظيفة في مطبخ لاحد المطاعم الراقية |
Ve lütfen Kyung-hwan Choi ve Sang-man Yoo hakkında bulabildiğin her şeyi bul. | Open Subtitles | وأرجو أنْ تبحث عنْ كلّ شيء حول تشوي كيونغ هوان وَ يوو سانغ مان. |
umarım siz çocuklar bu gece eğlenirsiniz ama benim yapmayacağım hiçbir şeyi yapmayın. | Open Subtitles | وأرجو أن تستمتعوا بوقتكم يا شباب، ولا أنصحكم أن تفعلوا ما لن أفعله |
Hayır, odanın duvarına çarpmıştın. umarım bu sefer yine aynı şey yaşanmaz. | Open Subtitles | لا، فقط رميتني إلى طرف الغرفة وأرجو ألّا يتكرّر ذلك هذه المرّة |
Bu sevgi sende de aynı etkiyi gösterecektir diye umuyorum. | Open Subtitles | وأرجو أنّ ذلك النوع مِن الحبّ سيعطي المفعول ذاته معكِ |
Onlar yaşamımda gerçek anlamda olumlu etkilere yol açıyor, ben de onların yaşamında olumlu bir etkiye yol açabildiğimi umuyorum. | TED | فهم يمدونني بالتأثيرات الإيجابية الحقيقية في حياتي، وأرجو أن أستطيع التأثير في حياتهم إيجابياً كذلك. |
Ve lütfen bana kraliçeymişim gibi davranmayı kes. | Open Subtitles | وأرجو أن نكف عن التصرف وكأني الملكة الأم! |
Ve lütfen Shonali'ye benim deli olmadığımı söyleyin! | Open Subtitles | وأرجو أن تخبري "شونالي" أنني لست مجنوناً! |
umarım kendi en üstün ve en kötü TED Talkunuzu dizayn etmek hoşunuza gider. | TED | وأرجو أن تستمعوا بتصميم محادثتكم الأجمل أو الأسواء الخاصة ب تيد. |
Ve umarım içinizden bazıları gerçekten görmek istediğim bu oyunu gelecek sene yaratmak için ilham almıştır. | TED | وأرجو أن يُلهم بعض منكم للعام القادم لصنع هذا، الذي أريد رؤيته حقاً. |
Ben Deniz Meltemi içiyorum, umarım ısmarlayabilirsin. | Open Subtitles | سوف أطلب شراب نسيم البحر وأرجو أن تكون قادرا على الدفع |
umarım sen de faturamı aldığında anlarsın. | Open Subtitles | وأرجو أن تفهم عندما تحصل على مشروع قانون بلدي. |
Bunun hepimiz için iyi şeyler getirmesini umuyorum ama dışarısı hiç kolay değil. | Open Subtitles | وأرجو أن يؤدي هذا إلى أشياء رائعة لنا جميعاً، ولكن الحياة ليست سهلة هناك |
Bu yardım için sana gelme işini Danny ve diğerleri duymadan sessizce halledebiliriz diye umuyorum. | Open Subtitles | وأرجو ألا يعلم داني والآخرون أني قادم إليك لتساعدني |
Bu yardım için sana gelme işini Danny ve diğerleri duymadan sessizce halledebiliriz diye umuyorum. | Open Subtitles | وأرجو ألا يعلم داني والآخرون أني قادم إليك لتساعدني |
Pusulada bulduğum baş harfleri ile ilgili bir ilişki yakalamayı umuyorum. | Open Subtitles | وأرجو أن أجد بعض التطابق للأحرف التي وجدتها على البوصلة |