Elbette seksiler -- ama unutmayın, dünyanın yüzde 80'i su kenarında yaşıyor ve bu kritik altyapımızın su altında olduğu anlamına geliyor -- ulaşamayacağımız kısımlar, köprüler ve benzeri şeyler. | TED | أنا أعني أنها جذابة، ولكن تذكروا، أن 80 بالمئة من سكان العالم يعيشون بالقرب من الماء، وهذا يعني أن بنيتنا التحتية الحساسة تحت الماء؛ الأجزاء التي لا نستطيع الوصول إليها، مثل الجسور وأشياء من هذا القبيل. |
Dr. Oliver Sacks'in belirttiğine göre gerçek sinesteziye sahip insan sayısı belki milyonda birdir, bunlar renkleri duyabilir veya şekilleri tadabilir ve benzeri şeyler, fonestezi ise belli bir ölçüde hepimizin yaşadığı bir şey. | TED | وبذلك ، حيث والدكتور أوليفر ساكس قد تحدث عن كيف ربما شخص واحد في المليون في الواقع له محاسة صادقة ، حيث يسمعون الألوان أو أشكال المذاق ، وأشياء من هذا القبيل ، فوناستسيا هو شيء يمكننا جميعا أن نجربه إلى حد ما. |
ve bunun gibi şeyler... basit ama sonucunda büyük değişikler yapabileceğimiz şeyler. | TED | وأشياء من هذا القبيل. والأشياء البسيطة مثل هذه تستطيع إحداث فرق كبير. |
Ve tabi ki, metal projektörler ve floresan lambalarımız ve bunun gibi şeyler vardı. | TED | وبطبيعة الحال ، كان لدينا مصابيح اليد المعدنية ومصابيح الفلورسنت وأشياء من هذا القبيل. |
Kaymış kayalar, devrilmiş ağaçlar ve bunun gibi şeyler. | Open Subtitles | انهيارات صخريه, الاشجار المتساقطه وأشياء من هذا القبيل. |
Köpekleri öldürenler... ve bunun gibi şeyler işte. | Open Subtitles | ورقصة القبقاب المميتة وأشياء من هذا القبيل. |
...merkezî komuta, merkezî yapı ve bunun gibi şeyler. | Open Subtitles | بقيادة مركزية هيكل مركزي وأشياء من هذا القبيل |
Ve daha fazla paraları olduğunda, caddelerine beton döküyorlar, ve lağımlar veya iyi su boruları ve bunun gibi şeyler kuruyorlar. | TED | وعندما يكون لديهم المزيد من المال فانهم يرصفون الشوارع. ويحفرون مجاري الصرف الصحي وأنابيب مياه الشرب وأشياء من هذا القبيل. |
Askeri ilaçların güçlükleri 3. dünya ülkelerinkinden pek farklı değil, yetersiz kaynak, zorluklarla dolu bir çevre, bir dizi ufak çapta problem ve bunun gibi şeyler. | TED | صرامة الطب العسكري لا تختلف كثيرا عما هو الحال في دول العالم الثالث ، موارد ضئيلة ، وبيئة قاسية ، سلسلة من المشاكل من الوزن الخفيف ، وأشياء من هذا القبيل. |