aa birde uyurken beni tekmeler. ayak tırnakları çok uzun ve sapsarı tüm aklıma gelen bu. | Open Subtitles | مهلاً، يركلني أثناء النوم وأظافر قدمه طويلة ومتسّخة |
Ayak tırnakları ise uzamadan mantar olur. | Open Subtitles | وأظافر القدم تُسحق قبل أن تتمكّن من النمو. |
Ayak tırnakları kopuyormuş. | Open Subtitles | وأظافر أصابع قدماه تقتلع من مكانها |
5'2", küçük, kahverengi, kızıl saçlı, takma tırnaklı. | Open Subtitles | خمسة أقدام أو من اثنان الى ثلاثة صغيرة، شعرها بني أو أحمر وأظافر مزيفة |
Ben işçi istedim, kadın ve erkek onun yerine, saçları yapıIı, uzun tırnaklı ve dev dudaklılar gelmiş! | Open Subtitles | أنا طلبت عمّالاً، ذكوراً وإناثاً ولكنّني أرى شعوراً طويلة وأظافر اصطناعية، وشفاه متنفخة |
- Uzun sarı saçlar, bakımlı tırnaklar. | Open Subtitles | من؟ ذات شعر أشقر كثيف، وأظافر جميلة |
Isı ve ışık olmayan bir oda ve taş duvarları umutsuz insanların diş ve tırnakları ile çizilmiş izolasyondan delirmiş insanların. | Open Subtitles | لايوجد ضوء ولا تدفئة والحوائط محفوره بأسنان وأظافر الرجال اليأسين... رجال اصابها الجنون... |
Evet. Büyüyen bir çene kemiği ve ayak tırnakları. Bir de kıl yığınları. | Open Subtitles | نمو عظام الفك وأظافر القدم والشعر |
tırnakları yerinden çıkıyormuş. | Open Subtitles | وأظافر أصابعه تقتلع من مكانها |
Ayak tırnakları da kısa kesilmiş. | Open Subtitles | وأظافر قدميها مقصوصة |
Ve bu ayak tırnakları. | Open Subtitles | وأظافر أصابع القدم تلك |
Matisse'in parmağı ve Churchill'in tırnakları bunun yarısından aza malolmuştu... | Open Subtitles | أنا عندي إصبع (ماتيس) وأظافر (تشرشل). |