- Ama evlilik için çok fazla sorumlulukları vardı ve sanırım asla doğru kadını bulamadı, | Open Subtitles | لكن كان لديه مسؤوليات كثيرة على الزواج وأظنه لم يجد المرأة المناسبة |
Ama, bugün zaten bir kere sexi geri çevirdim, ve sanırım yine yapabilirim. | Open Subtitles | لكن, تعلمين, لقد رفضت الجنس مرة اليوم وأظنه يمكنني فعلها مجدداً |
ve sanırım Frankel'i öldürdü. | Open Subtitles | وأظنه قتل فرانكيل |
Sanırım süpermarketi düşünüyordum ve... Bence de iyi bir randevuydu. | Open Subtitles | أظنني مازلت أفكر في قصة محل البقالة وأظنه كان موعداً لطيفاً |
Evan'ı dün gece gördüm ve bence muhtemelen terk edildiği için aramamış olabilir. | Open Subtitles | فلقد رأيتٌ إيفان ليلة البارحة وأظنه ربما 000 لم يَتصل بِكَ لانه تعرض للهَجر |
O, bu çocukları incitiyordu ve galiba beni de incitiyordu. | Open Subtitles | يؤذي أولئك الآطفال، وأظنه يؤذيني أيضًا. |
Kaza geçirdik ve galiba öldü. | Open Subtitles | لقد وقع حادثًا وأظنه مات |
ve sanırım bundan sonra hayatını sana hizmet etmeye adadı. | Open Subtitles | وأظنه يهد حياته بكل إخلاص لك |
Peşimde birisi var ve sanırım bunu sana o yaptı. | Open Subtitles | ثمة من يلاحقني وأظنه من هاجمك |
Yaşıyor ve sanırım burada, Riddle'da. | Open Subtitles | هو حي , وأظنه هنا في ريدل. |
ve sanırım çocuk felci geçirmişti. | Open Subtitles | نعم, وأظنه كان مشلولاً |
Oliver geri geldi ve sanırım Piki'yi öldürdü. | Open Subtitles | "أوليفر" عاد وأظنه قتل "بيكي" |
Bu onun işiydi ve bence işini geri hak ediyor. | Open Subtitles | كانت وظيفته السابقة وأظنه استحق العودة إليها. |
ve bence ölümünün senin hayatını mahvedecek olmasına aldırmadı bile. | Open Subtitles | وأظنه لم يأبه بأن موته سيدمر حياتك. |
ve bence ona olan sevgim, sana olan aşkımdan kaynaklandı. | Open Subtitles | وأظنه بسبب... أظنه بسبب أنني أحبك جدا. |
Fazlasıyla yatkın ve bence gerçekleşmeye başladı bile. | Open Subtitles | -كله معقول وأظنه قد حدث بالفعل ... |
Dany Wilson, prodüktörü ve galiba erkek arkadaşı. | Open Subtitles | " داني ويلسون " منتجها وأظنه |