ben de kendime olan güvenimi kaybettim. Beni artık görmek istemeyeceğini düşündüm. | Open Subtitles | أصبحتُ غير آمنَ، وأنا إعتقدتُ لَرُبَّمَا أنت لَمْ تُردْ رُؤيتي أكثر. |
Kıyafeti bir kez olsun giydirmezsem kabalık olur diye düşündüm. | Open Subtitles | وأنا إعتقدتُ بأنّه سَيَكُونُ وقحَ إذا أنا لَمْ عِنْدي ه على الأقل إلبسْه سابق، تَعْرفُ؟ |
Bu akşam Phyllis'le yiyeceğiniz yemek için tatlı gerekir diye düşündüm. | Open Subtitles | أنا كُنْتُ خارج تَسَوُّق بعض الحاجيات وأنا إعتقدتُ بأنّك قَدْ تَحتاجُ البعضَ الحلوى لعشائِكِ مَع فيليس. |
ben de bir şey atladığımı sanmıştım. | Open Subtitles | وأنا إعتقدتُ بأنّني فشلت فى تحديدهدفَ الكلام. |
Sadece St. Regis'te bir hayır kurumunun yardım toplama gecesine davet ediyorum, ve düşündüm ki belki ilgilenirsin... | Open Subtitles | هو فقط أَننِّي أستضيفُ حفلة جمع التبرعات اللّيلة في شارع ريجس وأنا إعتقدتُ لَرُبَّمَا إذا أنت مهتمّة |
Dr. Kelso, bunu yaptım çünkü ben olduğumu bilemeyeceğinizi ve komik olacağını düşündüm. | Open Subtitles | الدّكتور كيلسو، أنا هو لأنني لَمْ إعتقدْ بأنَّ ك تَعْرفُ أنا وأنا إعتقدتُ بأنَّ ه أَكُونُ مضحك. |
Başarmak için gerekenin sende var olduğunu düşündüm hep. | Open Subtitles | وأنا إعتقدتُ دائماً أنه كَانَ فيك للعَمَل بشكل جيّدٍ. |
Beth için birini bulmaya çalışıyorum. düşündüm ki şansımı katlayabilirim. | Open Subtitles | أُحاولُ إيجاد البنت المناسبه ما لبيث، وأنا إعتقدتُ بأنّني أُضاعفُ فرصَي. |
Aile ağacı yapmamızı istedi, ve bunun ailem için güzel bir Noel hediyesi olacağını düşündüm, | Open Subtitles | تَحتاجُنا نَعمَلُ هذه شجرةِ النسب، وأنا إعتقدتُ بأنّه كَانَ سَيصْبَحُ هدية عيد الميلادِ جيدةِ لعائلتِي، |
31 yaşımda her şeyin farklı olduğunu düşündüm ve dışarı çıkıp alkol aldım. | Open Subtitles | وأنا إعتقدتُ في 31 الأشياء كَانتْ مختلفة. لذا خرجت وتركت الشراب |
31 yaşımda her şeyin farklı olduğunu düşündüm ve dışarı çıkıp alkol aldım. | Open Subtitles | وأنا إعتقدتُ في 31 الأشياء كَانتْ مختلفة. لذا خرجت وتركت الشراب |
ben de hayatımın geri kalanı boyunca bunu yapabilirim diye düşündüm. | Open Subtitles | وأنا إعتقدتُ كذلك، نعم، ذلك شيءُ يمكنني أن أقوم به لبقية حياتي. |
Böyle bir şey yok efendim, sadece prensiplerim sizinkilerden farklı... bunun için düşündüm ki, sizinkileri bana ters geldiğine göre... bırakmam daha iyi olacak. | Open Subtitles | لا شيء مثل هذا سيدِي، فقط مبادئي إختلفتْ عنك وأنا إعتقدتُ بأنيّ لا أَستطيعُ أَنْ اعَمَل باحترامِ مع مبادئِكَ... وجدت انة أفضلُ ان ارحل |
Beni tuvalete kadar takip etti. Acayip şeyler söyledi ve ben de yanlışlıkla onun size zarar vereceğini düşündüm... bize. | Open Subtitles | قالَ الشيءَ الخاطئَ، وأنا إعتقدتُ بشكل خاطئ بأنّه أرادَ إيذائك... |
Bisküvi istersin diye düşündüm. | Open Subtitles | وأنا إعتقدتُ أنت توَدُّ بَعْض biscotti. |
Ve ben de bir daha siyah giymeyeceğini düşünmüştüm. | Open Subtitles | وأنا إعتقدتُ أنكى لن تلبسى الأسود مجدداً. |
Vay be. ben de şimdiye dek gördüğüm en büyük kıç bu sanmıştım. | Open Subtitles | وأنا إعتقدتُ هذا كَانَ المؤخرهَ الأكبرَ الذي أنا أَرى أبداً. |
Bütün erkeklerin sana karşı koyacağını sanmıştım. | Open Subtitles | وأنا إعتقدتُ كُلّ الرجال سوف يُقاومونَك. |
Geçen gece buluştuk çok iyi zaman geçirdiğimizi sanmıştım. | Open Subtitles | حَسناً, لقد كنا في موعد غرامي , وأنا إعتقدتُ بأنّنا نَقْضي وقتاً رائعاً. |