Boşanmayı çok kötü yaşadığını Ve babandan nefret ettiğini söyledi. | Open Subtitles | قالت إنكِ تقبلتِ الطلاق بصعوبة, وإنكِ تكرهين أباك |
Ve buraya gelmek için gerçekten çok çalıştın Ve ben gelmiş kutlama şansını elinden alıyorum. | Open Subtitles | وإنكِ بالحقيقة فعلتِ كل مافي وسعكِ لكي تأخذيه وأنا آتية وأمتص كل إحتفالك بشأن أخذكِ له. |
Bu aynı şey değil Ve bunu biliyorsun. | Open Subtitles | ،إنّ الأمرَ ليسَ سيّان .وإنكِ تعرفينَ ذلك |
Yani aslında hiçbir şey için çalışmadın Ve hilecinin birisin, öyle mi? | Open Subtitles | إذاً فأنتِ لم تسعي لتحقيق أيّ شئ وإنكِ ببساطة تغشين؟ |
Ve sen de işler yolunda gitmediği için öfke nöbetleri geçiren hassas yaşlı bir adamsın! | Open Subtitles | وإنكِ رجلُ مترهل ساذج لديه نوبةُ غضب ! لأنه لن يسلك طريقه |
Ve sen de işler yolunda gitmediği için öfke nöbetleri geçiren hassas yaşlı bir adamsın! | Open Subtitles | وإنكِ رجلُ مترهل ساذج لديه نوبةُ غضب ! لأنه لن يسلك طريقه |
Ve nerede olduğunu bilmiyorsun? | Open Subtitles | وإنكِ لاتعرفين عن مكانه , هاه؟ |
Ve benim yakın arkadaşımsın. | Open Subtitles | وإنكِ صديقة مُقرّبة ليّ. |
Ve sen onun gerçek annesi bile değilsin. | Open Subtitles | وإنكِ لستِ حتى أمها الحقيقية |
Renee, Jack Bauer, Senato Kurulu'na kızmış durumda, Ve sen de onun oynunu takip ediyorsun. | Open Subtitles | (رينيه)، إن (جاك باور) على وشك أن يُشنق من قبل لجنة مجلس الشيوخ... وإنكِ تتبعين منهجيته |
Ve hamilesin. | Open Subtitles | وإنكِ حامل. |