"وإن كنتم" - Traduction Arabe en Turc

    • Eğer
        
    Ve Eğer bu çıkıntıları merak ediyorsanız, onlar da cuma günleri. TED وإن كنتم تتساءلون عن تلك التموجات الأخرى، فهي ايضاً أيام جمعة.
    Eğer buna inanmıyorsanız, demokrasiye katlanmak durumunda olan bir otokratsınız. TED وإن كنتم لا تصدقون ذلك، فإنكم مستبدون تشق عليكم الديموقراطية.
    Ve Eğer bunun garip olduğunu düşünüyorsanız, bilmelisiniz ki bunun dört milyon kere izlenmiş üç saatlik versiyonu da var. TED وإن كنتم تظنون أن هذا غريب، عليكم أن تعرفوا أن هناك نسخة من ثلاث ساعات من هذا تمت مشاهدتها أربع ملايين مرة.
    Eğer kendinize karşı dürüst olabilirseniz, aslında o sizden bile daha zeki ve daha sadece beş yaşında. TED وإن كنتم صرحاء مع أنفسكم، فستقرون بأنها أكثر ذكاء منكم أيضاً، مع أنها في الخامسة من العمر.
    Eğer güçlü olmasını istiyorsanız onu çalıştırmalısınız. Open Subtitles وإن كنتم تريدون أن تصبحوا أقوياء بحق عليكم أن تشغلوا عقولكم، حسناً؟
    Onu ameliyat için ben hazırlayacağım ve Eğer odasına girecekseniz, bunu arkadaşları olarak yapacaksınız. Open Subtitles وأنا من سيحضّرها للجراحة وإن كنتم ستدخلونَ هذه الغرفةَ اليوم فستدخلونها كأصدقاءَ لها
    Eğer aksini düşünüyorsan koltuğumu kapmak için uğraşan adamlar ile tanışmayı hiç istemezsin. Open Subtitles وإن كنتم تفكّرونَ بغيرِ هذا فأنتم لا تودّونَ رؤية من حاولوا التخطيط لأخذِ مكاني.
    Eğer izliyorsanız,hedefe varmışsınızdır. Open Subtitles وإن كنتم تشاهدون هذا فهذا يعني أنكم وصلتم إلى وجهتكم
    Bu arada Eğer çiçeği kimin kaptığını merak ediyorsanız asla söylemem. Open Subtitles وإن كنتم تتسائلون من أمسكَ بباقة الورد؟ لن أخبركم أبدًا
    ...ve Eğer biraz mola vermek, serinlemek isterseniz, ...bunu da yapabilirsiniz. Open Subtitles وإن كنتم تشعرون بالهدوء وتريدون الإستراحة فلا بأس في ذلك
    Eğer aksini düşünüyorsan koltuğumu kapmak için uğraşan adamlar ile tanışmayı hiç istemezsin. Open Subtitles وإن كنتم تفكّرونَ بغيرِ هذا فأنتم لا تودّونَ رؤية من حاولوا التخطيط لأخذِ مكاني.
    Eğer hâlâ bilim kurgu tarzı düşünceler içindeyseniz bilim dünyasının bu yılın başlarında büyük bir şok yaşadığını hesaba katın ki halkın büyük ölçüde bundan haberi bile yok. TED وإن كنتم ما تزالون في بوتقة الخيال العلمي. فافترضوا أنه قد تلقى عالم العلم صدمة هائلة في وقت سابق من هذا العام، ولم يعلم المجتمع عن الأمر شيئاً.
    Eğer hatırlıyorsanız -- elinizi kaldırın. TED وإن كنتم تتذكرون أمراً كذلك-- هلا رفعتم أيديكم.
    Eğer bana inanmıyorsanız size sebebini söyleyeyim. Open Subtitles وإن كنتم لا تصدقونني سأخبركم بالسبب
    ve... şehir Eğer yeteri büyük gelirse bir ara birlikte dışarı çıkmayı isterseniz, teklifleri kabul etmeyi isterim. Open Subtitles و... وإن كنتم تعتقدون بداخلكم بأنَّ هذه البلدة ستتسِعُ لأربعتِنا، فسأقبل عرض عملهم بالتأكيد
    Eğer bu durumu kabul etmezseniz o zaman size önerim, hemşirelerin hastaların ve yatakların derhal toplatılıp gönderilmesini emredin! Open Subtitles وإن كنتم لا تهتمون في قبول هذا الشرط إذن أقترح بأن تعطوا الأوامر للممرضات والمرضى والأسرة وماتبقى من ذلك ليتم حزمهم ويشحنوا للخارج حالاً
    Şimdilik, Philadelphia'nın kalbinde el değmemiş bir tür vahşi doğa, Eğer çitlerdeki kesik yeri biliyorsanız yukarıya doğru çıkarak tamamıyla vahşi çayırı Philadelphia şehrinin üzerinde uçuşuyor bulabilirsiniz. TED لذا فالآن، ما يزال هناك ذلك النوع من البرية السرية في قلب فيلاديلفيا، وإن كنتم تعرفون أين يوجد الثقب في سلسلة السياج، يمكنكم التسلق نحو الأعلى وستجدون ذلك السهل البري تماماً وهو يطفو فوق مدينة فيلاديلفيا.
    Akşam yemeği yakında hazır olun, rahat olun, bir içecek alın ve Eğer Claire hakkında endişeliyseniz de endişelenmeyin. Open Subtitles العشاء بعد قليل، لذا خذوا راحتكم، وتناولوا مشروب، وإن كنتم قلقين بشأن (كلير)،
    Savaşırsınız. Eğer daha yenilikçi bir yaklaşıma sahipseniz, ve terörizm algınız yaklaşık olarak sebep-sonuç ilişkisine dayalıysa, bu halde doğal olarak, ortaya çıkan tepkiler çok daha fazla asimetrik olur. TED ستحاربونه. وإن كنتم تتبعون منهجاً أكثر حداثة، وكان تصوركم عن الإرهاب له علاقة بالسبب والنتيجة، فـ كنتيجة طبيعية لذلك، ردود أفعالكم تجاهه ستكون، إلى حد كبير، غير متماثلة (لا تماثل الفعل).
    Bu durumda, bu tatile hala gider miydiniz? ( Gülüşmeler) Ve Eğer bu durumda bir başka tatile gitmeyi seçiyorsanız iki benliğiniz birbiri ile çelişiyor demektir, ve bu çelişkiyi nasıl ortadan kaldırabileceğinizi düşünün, Aslında bu o kadar da açıkça görülen bir durum değil, çünkü zamanı göz önüne alırsanız bir cevaba hatırları göz önüne alırsanız bir başka cevaba ulaşırsınız. TED الآن، هل ستقومون بإختيار نفس العطلة؟ (ضحك) وإن كنتم ستختارون عطلة مختلفة، فان هناك تناقض ما نفسييتيك، وستحتاج للتفكير حول كيفية فصل ذلك النزاع، وانه في الواقع ليس واضحاً بتاتاً بسبب، إن فكرت بالسياق الزمني، فعندها ستحصلون على إجابة. وإن فكرت بسياق الذكريات، فربما تحصلون على إجابة أخرى.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus