Bir tane sol omuzda, göğüste bir tane ve iki tane sağ kolda. | Open Subtitles | واحدة في الكتف الأيسر ، واحدة ل في الصدر واثنان في ذراعه اليمنى. |
Bir ve iki numaralı motorlar devre dışı! Gemiyi kaybediyoruz. | Open Subtitles | توقف المحرك رقم واحد واثنان عن العمل نحن نفقد السفينة. |
Dört ameliyat bekliyor, iki damardan müdahale ve iki de antibiyotik verilecek. | Open Subtitles | ـ اربعة ينتظرون العملية، اثنان من اجل الدواء واثنان بانتظار بدء مفعول المضادات الحيوية |
- Bir kahve buraya, iki tane de götüreceğim. - Tamamdır. | Open Subtitles | ـ أريد قهوة واحدة هنا، واثنان أخذهما معي ـ لك ذلك |
Bir kişi karaya, iki kişi denize. Nereden geçerlerse haberim olacak. | Open Subtitles | واحد يتجه للبر ، واثنان في اتجاه البحر وأناسأتبعالحشود. |
Bravo One ve Two tıp merkezine intikal etti. | Open Subtitles | برافو واحد واثنان في المركز الطبي |
Biri arabada yanmış, biri şurada vurulup ölmüş, ikisinin durumu kritik ve şu adam bana Operadaki Hayalet'in frizbiye benzer bir şeyle... | Open Subtitles | لدينا واحد محروق وواحد مقتول بطلق نارى واثنان فى حالة خطرة وقال لى رجل ان هناك شبح من الاوبرا يرتدى قناع |
Bugün sadece birkaç duyuru ve iki yeni eleman var. | Open Subtitles | إعلانات قليلة اليوم واثنان من الرجال الجدد |
İki bilet Domuz Filmine, ve iki bilet Savaş Filmine. | Open Subtitles | اثنان لفلمِ الخنزيرَ واثنان لفلمِ الحربَ. |
Yaklaşık 1.5 saat önce Rıza ve iki ajanımız babanın binasında vurularak öldürüldü. | Open Subtitles | لقد وجدنا ريزا واثنان من عملائنا مقتولون بمبنى والدك منذ ساعة ونصف |
Bin miligram fıstık ezmeli gevrek ve iki ampul çikolatalı sütü hazır bulundurun. | Open Subtitles | كن جاهزا بالف جيرامات من الزبدة المخلوطة بالفستق واثنان من نستلة |
Böyle devam eden 2 dakika 48 saniyelik küfürleşmeden sonra öğreniyoruz ki, Cummings ve iki arkadaşı elektronik eşya taşıyan bir kamyonu kaçırmışlar. | Open Subtitles | المهم، بعد مضي دقيقتان و 48 ثانية من الكلام البذيء النقطة المهمة أن كامينجز واثنان من رفاقه استولوا على شاحنة مليئة |
- Tuvia! Bunu ve iki arkadaşını 2. köprüde yakaladık! | Open Subtitles | وجدنا هذا الشخص واثنان من أصدقائه على الجسر الثاني. |
Bir saç fırçası, bir el çantası, ve iki farklı elbiseyle geliyor. | Open Subtitles | تأتي مع فرشاة الشعر وكتيب الجيب , واثنان من الفساتين المختلفة |
İki robotik yavru T-Rex ve iki robotik çocuk. | Open Subtitles | واثنان من صغار الديناصورات آكلة اللحم واثنان من الأطفال |
Bir şirket arabası ve iki koruması var. | Open Subtitles | لديها سيارة الشركة واثنان من الخَدم يقودانها |
Her bir ayakta bir tane ve her bir kolda iki tane olan model, kâğıt üstünde, yeterli ağırlık olacağını gösteriyordu. | TED | نموذج محرك لكل ساق واثنان لكل ذراع، كان ذلك على الورق يمثل دفعا كاف. |
Sampson, Castillo ve kimlikleri belirlenemeyen iki kişi daha, gizlice birilerini gözetliyorlardı. | Open Subtitles | المخبر سامبسون كاستيللو واثنان اخران مجهولون الهوية كانوا هنا |
- Arkaya iki kişi daha geldi. - Neden hiçbir şey yapmıyorlar? | Open Subtitles | واثنان منهما في الخلف بالخارج لماذا لا يفعلون أيَّا شيء ؟ |
Bravo One ve Two, duydunuz mu? | Open Subtitles | برافو واحد واثنان , هل سمعت ذلك ؟ |
İkisinin yoğun baskı oluşturan işleri var. Muhtemelen belediyede. | Open Subtitles | واثنان ذو عمل بضغط عال من الأرجح متعلق بالمدينة |
Üç arkaya, iki de öne senin peder de küllüğüne. | Open Subtitles | ثلاثة في الخلف واثنان في الأمام ووالدك في منفضة السجائر |
İki tanesi üst katta olacak, diğer ikisi de alt katta olacak. | Open Subtitles | اثنان فى الدور العلوى واثنان فى الدور السفلى |