Bu takımın seviyesi daha önce bulunduğum hiç bir takıma yakın bile değil. | Open Subtitles | نعم، حسنا، هذا الفريق في أي مكان بالقرب جيدة مثل واحد كنت هناك. |
Bu dükkanda dövme yaptırmaman gerektiğini gösteren bir numaralı işaret. | Open Subtitles | تسجيل رقم واحد كنت قد مشى في متجر الوشم الخطأ. |
Ama bildiğim bir şey varsa, ...o da seni anladığımdır. | Open Subtitles | لكن شيء واحد كنت أعرفه ولا زلت أعرفه وهو أنني أفهمك |
- Biz sadece bir Unas öldürdük. - Ben sadece bir tane var sanıyordum! | Open Subtitles | لقد قتلنا أوناس واحد كنت أعتقد أن هناك واحد فقط |
bir gün eski koltuğu size bırakıyordum ve evde sadece o vardı. | Open Subtitles | كان هناك يوم واحد كنت انزال المقعد المرتفع القديم الخاص بك، وليس هناك احد في شقتك إلا لها. |
Ve kulağa çılgınca geliyor biliyorum, ama ilk buluşmadan hemen sonra ona aşık oldum, ki bu beni aptal gibi gösteren bir şey söyletti. | Open Subtitles | واعلم انه لشيء جنوني بعد موعد واحد كنت متيم بها مما جعلني اتفوه بأشياء غبية |
Charlie, bu oyun hakkında öğrenmen gereken bir şey var. | Open Subtitles | تشارلي , هناك شيء واحد كنت حصلت لمعرفة المزيد عن هذه اللعبة. |
Bir: Mutlu düşünceleri olan mutlu bir insan olmak istiyordum. | Open Subtitles | واحد, كنت أريد فقط أن أكون إنسان سعيد ذو خواطر سعيدة |
Onu tek bir konuda eğitmedim, o da kadınlar. | Open Subtitles | شىء واحد كنت لا أشاهدهه مغرم بى كثيرا النساء |
bir kişi için çok fazla ve bu işte benimle birlikte çalışmanı istiyorum. | Open Subtitles | كبيرة جداً بالنسبه لشخص واحد كنت أتمنى أن تأتى معى |
bir kaç gün önce ölüm döşeğindeydin. | Open Subtitles | وأعتقد أنه قبل يوم واحد كنت على وشك الموت |
Güvenebildiğim, sevdiğim ve beni koşulsuz seven tek bir insan vardı. | Open Subtitles | شخص واحد يمكن أن أعتمد عليه شخص واحد كنت أحبه والذي أحبني بدون شروط |
Bu benim bir numaralı dağıtıcım olarak yetiştirdiğim biriydi. | Open Subtitles | هذا واحد كنت الاستمالة ليكون لي عداء رقم واحد. |
Ama sana sormam gereken tek bir soru var. | Open Subtitles | ولكن هنالك سؤال واحد كنت أقصد أن أسئلك أياه |
bir gün menüleri hazırlarken ertesi gün yer yarıldı. | Open Subtitles | يوم واحد كنت طباعة القوائم، في اليوم التالي، فتحت الأرض |
Bu yüzden, buradayız, Olimpiyatlar'dan bir hafta kadar sonra, ve Atlanta'da, Şaşkınlık içindeydim, bilirsiniz, sadece bir yıl önce toprak piste çıkmıştım, ve 50 metre koşamamıştım. | TED | حسناً .. ها قد وصلنا الى اطلنطا .. وقبل اسبوع من الاولومبياد وانا مازلت لا اعي تماما ما يجري لانني قبل عام واحد كنت اجري على المضمار الحجري ولم استطع ان اكمل ال 50 مترا |
Bıktıysan, bir tatile çıkarsın, ama Napa'ya taşınmazsın. | Open Subtitles | إذا كنت متعبا، كنت تأخذ قيلولة واحد. كنت دون وأبوس]؛ ر الانتقال إلى نابا. |
Siber-beynin varsa ve hafızanı harici olarak paylaşıyorsan bu er ya da geç ödeyeceğin bir bedeldir. | Open Subtitles | عندما يكون لديك cyberbrain والسماح ذكرياتك لتتم مشاركتها خارجيا هذا هو سعر واحد كنت ستعمل الأجر إن عاجلا أو آجلا. |
Denek bir. Bana Denek İki diyorsun. | Open Subtitles | الموضوع واحد كنت تدعوني الموضوع اثنان |
Sevgili Tanrım, bir süredir düşünüyorum. | Open Subtitles | إلهي العزيز : أمر واحد كنت أفكّر فيه |