Gözümün içine baktın ve bana pes etmememi söyledin. | Open Subtitles | نظرت الى عيني مباشرة واخبرتني ان لا استسلم |
ve bana babamın hiçbir zaman iletişim kurmaya çalışmadığını söyledi. | Open Subtitles | واخبرتني ان ابي لم يحاول ابدا ان يتواصل معي |
Psişik Estelle'i görmeye gittim ve bana Stewie büyüyünce çok başarılı olacak dedi. | Open Subtitles | ذهبت الى الروحانية للتو واخبرتني ان " ستوي " عندما يكبر سيكون شخصا ناجحا جدا |
Ben de dosdoğru hastaneye, annemin yanına gittim ve bana Donald'ın yıllardır herkesle düşüp kalktığını artık burasına kadar geldiğinde de pılını pırtısını toplayıp evden ayrıldığını söyledi. | Open Subtitles | هو تماماً شخص قذر لذلك انا فقط ذهبت مباشرة الى امي في المستشفى (واخبرتني ان (دونالد |