Şimdi bilgiyi gerçekten yalayıp yutmak ve onunlar birşey yapmamız için, bu yöntemlerin en azından ikisini kullanmak zorundayız, ya da duygusal bir deneyim ile birleştirerek bir yöntem kullanmak zorundayız. | TED | الآن .. لكي يتسنى لنا هضم المعلومات .. وتحليلها من اجل فهمها واستخدامها علينا أن نفعل طريقتي تحليل من الطرق الاربعة السابقة أو ان ندمج إحدى الطرق السابقة مع تجربة عاطفية |
Bunları sistemli bir şekilde kullanmak organik bir desen yaratmamızı sağlıyor; | TED | واستخدامها بطريقة منظمة تتيح لنا إنتاج نموذج عضوي |
Bunlardan biri de bu hormonları idrardan ayrıştırıp hamile kalamayan kadınlara yardım etmek için kullanmak isteyen Bruno Lunenfeld isimli bir doktordu. | TED | لكن كان هناك دكتور يُدعى برونو لوننفيلد، الذي تساءل عما إذا كان بالإمكان عزل تلك الهرمونات من البول واستخدامها لمساعدة النساء اللاتي يواجهن مشكلة في الحمل. |
Bir şirket görüyorum göbek bağını yeryüzüne sokmuş hammaddeler için zaten çıkarılmış hammaddeleri alan ve onları tekrar tekrar kullanan bu işlemi yenilenebilir enerji ile yapan. | Open Subtitles | لموادها الخام بأخذ المواد الخام تلك التي إستخرجت بالفعل واستخدامها مرارا وتكرارا |
Bu, titreşimleri algılama ve onları çevremizde olup bitenle ilgili bir tasvir oluşturma yeteneği bizim akreplerle paylaştığımız bir şeydir. | Open Subtitles | وأن تلك القدرة على كشف الاهتزازات واستخدامها لبناء صورة عن محيطنا هو الشيء الذي نشترك فيه مع العقارب. |
Ve bu, Sağlık Öncülerinin, süreyi ve durumu iyileştirmek ve bunu, hastaların sağlıklarına kavuşabilmeleri için ihtiyaç duydukları kaynaklara yönlendirme amacıyla bir kapı olarak kullanmak için yapmaya çalıştıkları şey. | TED | وهذا ما حاولت Health Leads القيام به، لاستعادة تلك العقارات، والوقت واستخدامها كبوابة لربط المرضى بالموارد التي يحتاجون إليها للتمتع بالصحة. |
Sivil uçakları ele geçirmek, onları silah olarak kullanmak, atom bombası atmak, çatışmalarda gaz odaları veya zehirli gaz kullanımı, eğer tüm bu eylemler uygulanırsa uluslararası teamül hukuku ve Lahey sözleşmeleri gereğince misilleme ve savaş suçu sayılır. | TED | مصادرة طائرات المدنيين واستخدامها كأسلحة، إسقاط قنابل ذرية، استخدام غرف الغاز أو الغاز السام في القتال كل هذه الأفعال، إن ارتُكبت، تعد أعمالًا عدوانية وجرائم حرب. تحت طائلة القواعد العرفية للقانون الدولي العام، واتفاقية لاهاي. |
Yaptıkları sadece satın almak ve kullanmak. | Open Subtitles | شراء فقط واستخدامها. |
O sahte elleri içeri sokacağız ve onları tarayıcıdan geçmek için kullanacağız. | Open Subtitles | TOBY: ونحن زلة ستعمل تلكالأيديوهميةعلى واستخدامها للذهاب الحقمنخلالالماسحاتالضوئية. |