Hollywood'un kralı olmaya geri dönüyorum ama kraliçemin kuralları altında yaşamayı kabul ettim. | Open Subtitles | بل سأعود لأكون ملك هوليود ولكنّني وافقت على أن أعيش وفقاً لقواعد ملكتي |
Bu yüzden Abby'e kanımı vermeyi kabul ettim çünkü Abby onun karısıydı. | Open Subtitles | لهذا وافقت على أن أعطيها عينة دمي لأنها كانت زوجته |
Töreni senin seçeceğin yerde yapacağımı kabul ettim. | Open Subtitles | وافقت على أن يكونمكان الأحتفال في الموقع الذي تختاره |
Dün geceki ciddi ikna çalışmalarım sonrası eşim olmayı kabul etti. | Open Subtitles | قامتْ ليلة البارحة بمجازفة كبيرة ...و وافقت على أن تصبح زوجتي |
Dün geceki ciddi ikna çalışmalarım sonrası eşim olmayı kabul etti. | Open Subtitles | قامتْ ليلة البارحة بمجازفة كبيرة ...و وافقت على أن تصبح زوجتي |
Kabarık gömleği Today Show da giymeye kabul ettiğinden beri butiklerden ve mağazalardan sürekli siparişler alıyor. | Open Subtitles | منذ أن وافقت على أن تلبس القميص الفضفاض في البرنامج، وهي تتلقّى طلبيات كثيرة من المتاجر الكبرى |
Kabarık gömleği Today Show da giymeye kabul ettiğinden beri butiklerden ve mağazalardan sürekli siparişler alıyor. | Open Subtitles | منذ أن وافقت على أن تلبس القميص الفضفاض في البرنامج، وهي تتلقّى طلبيات كثيرة من المتاجر الكبرى |
Bu yüzden insan deneyleri olmayı kabul ettim. | Open Subtitles | لذلك انا وافقت على أن أصبح تجربة بشرية ؟ |
Voov voov , hayır kalmayacak. Ben senin evde kalmanı kabul ettim, | Open Subtitles | لن يفعل لقد وافقت على أن أتركك بالمنزل |
Senin için anne olmayı bile kabul ettim. | Open Subtitles | وافقت على أن أكون أم لأجلك |
Diğer taliplerimle konuşmadan onunla hemen evlenmeyi kabul ettim kalbim halen Carter'a ait olsa da. | Open Subtitles | مع عدم خاطبين للتكلم وافقت على أن أتزوجه حالاً على الرغم من أن (قلبي مازال ينتمي الى (كارتر |
Antrenörün olmayı kabul ettim Matthew ama sen de ailene söylemeliydin. | Open Subtitles | لقد وافقت على أن أكون (مدربك يا (ماثيو لكن كان عليك إخبار والديك |
Kilisenin Diego'yu korumasını kabul ettim. | Open Subtitles | أنا وافقت على أن تعطي الكنيسة المأوى ل(دييغو). |
Bu yüzden Da Lisi'de casus olmayı kabul ettim. | Open Subtitles | لذا وافقت على أن أتجسس على "دا ليسي". |
Piper Baird bizim için bağışıklık aşısını yapmayı kabul etti. | Open Subtitles | بايبر بيرد وافقت على أن تأخذ حقنة المناعة |
Bunu senin yazmanı bile kabul etti. | Open Subtitles | حتى أنها وافقت على أن تكتب أنت الخبر. |
Ve o zaman benim rehberim olmayı kabul etti. | Open Subtitles | وذلك عندما وافقت على أن تكون دليلاُ لي |