Babamın biraz bono ve yatırımları vardı. | Open Subtitles | ولا أموال كان لدى أبي بعض الأسهم والإستثمارات |
ve böylece Acumen ve diğer organizasyonlardan uzun vadeli sermaye ile, yani onlara uzun vadeli olacak borç ve yatırımlar ile, bu organizasyonlar düşük maliyetli konutlar inşaa ettiler, Nairobi şehir merkezine yaklaşık bir saat dışarda. | TED | ولذا فمع رأس المال الصبور من أكيومن ومنظمات أخرى، القروض والإستثمارات التي تمضي على المدى الطويل معهم، تقوم بصنع تنمية ببناء مساكن منخفضة التكلفة، على بعد حوالي الساعة خارج وسط نيروبي. |
Açık mavi olarak gördüğünüz alanlar en az üçte iki oranla Avrupa Birliğine bağımlı olan alanlardır. Ticaret ve yatırım için bağlı olan alanlardır. | TED | حسناَ في الضوء الأزرق , ترون المناطق أو القطاعات التي ثلثيها على الأقل أو أكثر تعتمد على الإتحاد الأوروبي في التبادل التجاري والإستثمارات . |
Babamın biraz bono ve yatırımları vardı. | Open Subtitles | كان لدى أبي بعض الأسهم والإستثمارات |
"Malibu Menkul Kıymet ve Yatırım." | Open Subtitles | ماليبو للأسهم والإستثمارات |
Malibu Menkul Değer ve Yatırım. | Open Subtitles | ماليبو للأسهم والإستثمارات |
""Malibu Menkul Kıymet ve Yatırım."" | Open Subtitles | ماليبو للأسهم والإستثمارات |
Malibu Menkul Değer ve Yatırım. | Open Subtitles | ماليبو للأسهم والإستثمارات |
- ve çürük yatırımlar da var. | Open Subtitles | والإستثمارات السيئة |