"والبراز" - Traduction Arabe en Turc

    • ve
        
    Kendi evreninin efendisi olmana rağmen, sağından solundan sıçan kanı ve dışkısı damlıyor. Open Subtitles أنت سيد الكون الخاص بك، ومع ذلك كنت تقطر مع الدم الفئران والبراز.
    Hayal edebileceğiniz en kötü kokuları düşünün çöp, dışkı ve çürümüş et gibi. TED حسناً، فكّر ببعض أسوأ الروائح التي تستطيع تخيلها، كالقمامة، والبراز واللحم المتعفّن.
    Sidik ve dışkı kalçadaki keselerde meydana gelir. Open Subtitles عند رقبتك البول والبراز يتم عزلهم فى مكان مخصص
    İki yıl boyunca uyku sorunu ve kakayla boğuşmak için mi? Open Subtitles .. لأوقّع على سنتين من الحرمان من النوم والبراز ؟
    Bazı yemek artıkları ve dışkı buldum. Open Subtitles كما أنّي وجدتُ بعض الطعام المأكول والبراز.
    Çamaşırları, ev ödevleri, şakaları, sıçmak, sıçmak ve sıçmak. Open Subtitles الغسيل، الواجبات المنزلية، المقالب البراز، البراز، والبراز
    ..14 ton yemek tüketir ve bunu dışkı olarak göle boşaltır. Open Subtitles 14طن متري من الطعام والبراز في البحيرة يومياً
    Sizi temin ederim çiş ve kaka tünelinde sürünmeyeceğim, yani siz rahat olun. Open Subtitles ولن اهرب ابدا عبر نفق صرف صحي مليء بالبول والبراز لذا اطمئن
    Her yer kan ve dışkı içinde. Open Subtitles وأعني أن كل قطعة من ذلك المكان، مغطاة بالدماء والبراز
    Çiş ve dışkı kalça pedlerinde kullanıma hazır hale gelir. Open Subtitles البول والبراز يتم عزلهم فى مكان مخصص
    Gelişmek için zengin organik materyalleri kullanıyor besin ve gübre gibi ve genellikle bulunduğu yer... Open Subtitles تستخدم في موادَ عضويةَ غنيةَ مثل الغذاء والبراز في النمو، و الأكثر شيوعاً في وجودها هو...
    Bana sürekli bağırsaklar ve kanlı gaitalar hakkında sorular soruyorlar. Open Subtitles والبراز المدمى؟ إنها جراحة عامة.
    İdrar ve dışkıyı onlar tutuyor. Open Subtitles - أنها ما تبخل البول والبراز.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus