"والديدان" - Traduction Arabe en Turc

    • solucanlar
        
    • ve kurt
        
    • ve kurtlar
        
    Örümcekler, akrepler, salyangozlar ve solucanlar karaya çıktı. TED جاءت العناكب والعقارب والقواقع والديدان إلى الأرض.
    Fakat ya başaramasaydık, gemi yanaşsa ve solucanlar serbest kalsaydı, ve de... Open Subtitles ولكن لو كنا فشلنا لو أن السفينة رست ... والديدان إنتشرت، و
    İncelmek için tenya kullanıldı, temizlik için çeşitli solucanlar, ve parazitler, mikroskopik parazitler, basit talimatlar yüklenmeye uygun olanlar, ve bir kez taşıyıcının içine girdilermi, onun DNA'larını değiştirebilen. Open Subtitles نحن نستخدم الدودة الشريطية لنبقى الناس رفعاء والديدان ايضا من اجل ذلك وفىاثنينمن المواقعالصغيرة..
    Doğal bilimler rozeti içinse, bit, solucan ve kurt topladık. Open Subtitles ومن أجل شارته في علم الطبيعة جمعنا القمل والديدان الخطافية واليرقات
    Bir kayayı kaldırınca altında sürünen bir sürü mide bulandırıcı böcek ve kurt çıkar ya, insanların aklına bakmak da öyle bir şey. Open Subtitles أتعلمين أنه عندما تلتقطين حجراً ويوجد الكثير من الحشرات والديدان المقرفة تزحف تحته ذلك مثل النظر بداخل رؤوس الناس
    Kemirgenler ve kurtlar için yem olmasını istiyorum. Open Subtitles يُتْركُ كالجيفة للقوارض والديدان
    Timsahlar, yılanlar, zehirli kertenkeleler solucanlar eşliğinde, sağanak yağmur altında balçık çamurları aştım. Open Subtitles تَجاوزتُ ذلك الطين العفن، والأمطار التي تهطل طوال الوقت قابلتني التماسيح، والثعابين، والسحالي السامة، والديدان
    İşte yengeçler burada, solucanlar da. TED هنالك السرطانات ، والديدان هناك.
    Nankörler! İki yüzlü solucanlar! Open Subtitles أيها الفُجْر والمنافقين والديدان
    Hadi, hadi, siz kendini bilmez ve cıIız solucanlar. Open Subtitles تأتي ، كنت غير قادر للأمام والديدان.
    solucanlar saçlarımda ve kollarımdaydı. Open Subtitles والديدان في إبطي "وفي شعري ،إنها تعيسة للغاية أليس كذلك؟
    Mezarlar ve solucanlar, ölüme yuvarlanıştır. Open Subtitles المقابر والديدان هبطت إلى الاضمحلال
    Ve solucanlar bir şekilde buna tepki veriyor. Open Subtitles والديدان بطريقة ما تستجيب لذلك.
    Bu özel Dreadnoughtus ölüsü gömüldükten sonra, bakteriler, solucanlar ve böcekler tarafından kemiklerine ayrıldıktan sonra kemikleri kısa bir metamorfoza uğrar, yeraltı sularıyla molekül değişimi yaparlar ve daha çok kayaya benzemeye başlarlar. TED الآن، وبعد أن تم دفن هذا الدريدنوتس بالتحديد وتم سلخ لحمه من قبل العديد من البكتيريا والديدان والحشرات، خضعت عظامه لعملية تحول وجيزة، وقامت بتبادل الجزيئات مع المياه الجوفية وأصبحت وبصورة متزايدة كصخور الدفن.
    Yapraklar, böcekler ve tabii ki solucanlar. Open Subtitles ...أوراق الشجر، الحشرات والديدان بالطبع
    Aynı zamanda, tarlalar da larva ve kurt bakımında yiyecek zengini. Open Subtitles ،الحقول غنية بالغذاء أيضاً كاليرقات والديدان
    Tuz ve kurtlar işi bitirir, Afrika'da gemi batar. Open Subtitles ‫وإلا ستتوغل الأملاح والديدان للسفينة ‫وتغرق قبالة سواحل (أفريقيا)
    ve kurtlar. Open Subtitles والديدان

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus