"والمناطق" - Traduction Arabe en Turc

    • ve
        
    Kendilerini şehirler ve kırsal alanlar arasında sıkışmış olarak görüyorlar. TED وجدوا أنفسهم نوعا ما محاصرين بين المناطق الحضرية والمناطق الريفية.
    Ancak, ortak kararimiz uyarinca... bu bölgeleri... ve bu bölgeyi kapatacagiz. Open Subtitles على أية حال, اتفقنا على أن نغطي المناطق هنا والمناطق هنا
    Kentsel iyileştirme; farklı alanlar meydana getirmek ve hazırda var olanların dışını kullanmak. TED نحن يجب ان نتحرك نحو التعديل المحدث للتمدن بحيث نستغل كل اشكال المساحات والمناطق الغير مستغلة الموجودة في المدن
    Günümüzde üretim alanlarından ve ticari alanlarından bariz biçimde ayrı olarak yayılmış kenar mahallelerde ikamet etmekteyiz. TED الآن لدينا ضواحي سكنية مترامية الأطراف مفصولة تماما من المناطق الصناعية والمناطق التجارية.
    Almanya'nın batı vilayetlerinden ve işgâl edilmiş bölgelerinden gelen mülteciler. Open Subtitles بدأ توافد اللاجئين من الأقاليم الألمانية الشرقية والمناطق المحتلة
    Polisler, çalışmalarını Mutton'a, Durham'a... ve çevre bölgelere kadar genişletti. Open Subtitles وسعت الشرطة بحثها حتى موتن دورهام والمناطق خارج حدودها
    Kırmızı ve yeşil alanlar sayesinde sorunu halletmiş gibisiniz. Open Subtitles لماذا ؟ يبدو أن لديكم أمور تم حلها مع المناطق الحمراء والمناطق الخضراء
    Bu şehrin neye ihtiyacı olduğunu biliyorum... ve imtiyazlı bölgeler... hastanelerle birlikte tek olmamalı. Open Subtitles أعرف ماذا تحتاج هذه المدينة؟ والمناطق المتميزة لا يَجِبُ أَنْ تُهمل هذه المستشفيات؟
    Kontrol odası, geçit odası ve çevresi Alan 2. Open Subtitles غرفة التحكم , غرفة البوابة والمناطق المحيطه بها ضمن القطاع 2
    Olimpik yüzücülerin saçlarını ve özel yerlerindeki tüm kıllarını traş ettiklerini duydum Open Subtitles سمعت أن سباحين الألمبياد يقومون بحلق شعر رؤوسهم والمناطق الخاصة
    Güney Sahili sel altında... ve çevresindeki yüzlerce insan mahsur kaldı. Open Subtitles فيضان هائل في كافة أنحاء الشاطئ الجنوبي والمناطق المحيطة محصورة
    Şehir merkezi, Beverly Hills ve adjacencies, Open Subtitles مدينة القرن وتلال بيفرلي والمناطق المجاورة
    Kamp veya memleket hakkında uzun ve derin konuşmalar falan yaptığın yok. Open Subtitles أنت لا تبدأين حواراً طويلاً وشاقاً عبر المخيم والمناطق المتنازعة
    ve pencere altlarındaki bölgeler, Destek kirişleri bulundurmazlar. Open Subtitles والمناطق تحت النوافذ ليست لديها أعمدة لدعم الجدار
    ve doğu, batı, güney ve kuzey taraflarında da. Open Subtitles والمناطق الشرقية والغربية والشمالية والجنوبية نوعا ما
    Bir çok köyde ve geri kalmış bölgelerde parasız okul ve hastaneler açtı. Open Subtitles ' لقد فتح مستشفيات ومدارس مجانية ' ' في العديد من القرى والمناطق المتخلفة '
    "Dört ayaklı kurda benzer bir canavar 1764'ten 1767'ye kadar her sene Fransa'nın Auvergne ve güney Dordogne bölgelerinde avlanıyor. Open Subtitles الوحش الشبيه بالذئب ذو الأربع يجوب أوفيرني والمناطق الواقعة جنوب دوردوني فرنسا خلال الأعوام من 1764 إلى 1767
    Çoğu şehir ve yerleşik bölgelerde aşağı yukarı aynı şekilde gelişen Arap putperestliğinin kökleri oldukça sağlamdı. Open Subtitles كانت هناك أسس عربيه عريقه من الوثنية كما نسميها اليوم والتى أَخذت نفس الشكل تقريبا في أغلب المدن والمناطق المستقرة
    ve her yıl, yolculukları biraz daha kuzeye doğru kayıyor. Open Subtitles بين البرازيل والمناطق المعتدلة بحثا عن الطعام كل عام، الرحلة تجلببهم أعلى قليلا، ، جزئيا أكثر للشمال
    Binanın giriş yerleri, kör noktaları hedefinizin olası kaçış yolları ve takımınızın saldırı kapasitesini hesaplarsınız. Open Subtitles مثل مناطق دخول المبنى والمناطق العمياء الطرق المحتملة لهروب هدفك وقدرات فريقك الهجومية

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus