"والنجوم" - Traduction Arabe en Turc

• ve yıldızlara
• ve yıldızları
• Yıldızlardan ve
• ve yıldızlar
• ve yıldızların
• yıldızlar ve
• ve yıldızlarla

Henüz pusula bulunmamıştı ve yollarını güneşe ve yıldızlara bakarak bulabiliyorlardı.
نطاقهم كان مجهولا لذا كانو يبحرون بواسطة الشمس والنجوم

Ve sırlarımızı aya ve yıldızlara söylesin, daha önce olduğu gibi.
وتصنع خبزنا المحمص السري تحت القمر والنجوم كما نفعل دائما

Bu insanlar Güneş'e, Ay'a ve yıldızları incelemeye çok vakit harcamışlar.
أعطى هؤلاء الناس الكثير من الإهتمام للشمس والقمر والنجوم

Yıldızlardan ve aydan daha fazla.
أكثر من القمر والنجوم.

Bir trambolinin yüzeyi gibi, bu uzay - zaman dokusu, gezegenler ve yıldızlar gibi ağır cisimler tarafından bükülür ve uzatılır.
هذا النسيج المُوحّد يُشوّه ويتمدَّد بواسطة الأشياء الثقيلة كالكواكب والنجوم

Güneş ve yıldızların altındaki her şey Dengeye bağlıdır.
كل شيء تحت الشمس والنجوم يعتمد على التوازن

Ewe kültürüme dair duyduğum kıvanca, Kara yıldızlar ve Gana yemeklerine olan sevgime rağmen, benim Gana Cumhuriyeti ile belirgin hiçbir bağım olmadı.
على الرغم فخورة بكوني من ثقافة إيو، والنجوم السود، و حبي للطعام الغيني، لم تكن لي علاقة أبدا مع جمهورية غانا، بالمطلق.

Sadece ay ve yıldızlarla ilgili saçmalıklar.
فقط بعض التخيلات حول القمر والنجوم

Güneş'e ve yıldızlara hayranlık duymak gayet mantıklıdır çünkü hepimiz onların çocuklarıyız.
يبدو معقولاً أن تقدس الشمس والنجوم لأننا نحن أولادهم

Bir geminin küpeştesine yaslanmış, denize ve yıldızlara bakarken gördüm..
رأيتنا على متن سفينة ننظر للبحر والنجوم

Bana satan adam, bunun insanların güneşe ve yıldızlara taptığı zamanlardan kalma olduğunu söylemişti.
...قال لي البائع أنه يعود لزمن عبادة الشمس والنجوم...

Güneş'i Ay ve yıldızlara değişirsin.
تاجر بالشمس من أجل القمر والنجوم

"..böyle söyleceğim Ay ve yıldızlara.."
".. سوف اخبر القمر والنجوم."

- Aya ve yıldızlara
-إلى القمر والنجوم

Newton'un denklemlerinin başarısı, gezegenler ve yıldızları anlamak için yaptığı çalışmalar sonucu ortaya çıkmıştı.
إنتصار معادلات نيوتن أتت من السعي لفهم الكواكب والنجوم

Uzay-zaman'ı her zaman uzayın gerçek dokusu olarak düşünürüm, galaksi ve yıldızları ise sadece okyanusta köpük olarak;
دائما انظر الى البعد الفضائي-الزمني كالمضمون الحقيقي للفضاء والمجرات والنجوم كمثل زبد المحيط فحسب.

Hayal edebileceğiniz gibi o bir kutu gibiydi, ve yıldızlar, gezegenler, biz kutunun içinde işlerimizi yapıyoruz.
كانت كصندوق, تماماً كما تتصوّره, والنجوم والكواكب ونحن, نُمارس أعمالنا داخل الصندوق.

Gezegenler ve yıldızların yörüngeleri ağırlık merkezlerine göre veya yerçekimi merkezine göre oluşur.
فالكواكب والنجوم تدور حول مركز ثِقَل أو مركز جاذبية مشترك

Ve en karmaşık olan şeyler yıldızlar ve atomlar arasındaki bizleriz.
وأكثر الأشياء تعقيدًا هي البشر فنحن في المنتصف ما بين الذرات والنجوم.

Ve ay ve yıldızlarla ilgili birkaç saçmalık.
وأيضاً بعض الهراء حول القمر والنجوم