Mağara adamlarının aksine bizim çürüklerle savaşacak bilgimiz var. | TED | وبخلاف رجال الكهف من الزمن الماضي، فاليوم لدينا المعرفة المطلوبة لتفادي كارثة التسوس. |
Yüzey akımlarının aksine derin akımlar öncelikle deniz suyunun yoğunluğundaki değişimlerden kaynaklanır. | TED | وبخلاف التيارات السطحية، فإن التيارات العميقة تنتج أساسًا عن تغيُر كثافة مياه البحر. |
Ve çoğu insanın aksine birini canlı halde görmek ve bir gün yaklaşmak istiyorum. | Open Subtitles | وبخلاف الآخرين، أريد رؤية أحدهم حيًّا وعن قرب في أحد الأيّام |
Ve yönetimin aksine ben, insanlara yukarıdan bakmayan haber programları yapmanın çok önemli bir şey olduğunu düşünüyorum. | Open Subtitles | وبخلاف بقية الادارة، اجد من المهم جدا ان لاتحتقر الصحافة الناس فالناس هي من يقيم الصحافة |
Mesela, terörizm. Teröristerler yeni koşullara küçük ve büyük yollarla adapte olmaktadırlar ve televizyonda gördüklerinizin aksine, bu adaptasyonlar ve bunların belirlenmesi easen insanidir. | TED | على سبيل المثال، الارهاب. الارهابيون دائماً يتكيفون بطرق بسيطة أو كبيرة لظروف مختلفة، وبخلاف ما تراه على التلفاز، هذه التكيفات والقدرة على كشفهم هي بشكل اساسي إنساني. |
Ama sineğinkinin aksine, bizim gördüklerimiz oldukça detaylıdır . | Open Subtitles | وبخلاف الذبابة، ما نلتقطه دقيق التفصيل. |
Özgürlük Partisi'nin aksine ben, etnik çeşitliliği olan bir toplumda yaşadığımıza inanıyorum bu yüzden buna bir çözüm aramak abes. | Open Subtitles | وبخلاف حزب الحرية، اعتقد... ...اننا نعيش في مجتمع متعدد الاثنيات ...فمن الغباء تجاهل هذه الحقيقة |
Senin aksine onlar diriltilmeyecek. | Open Subtitles | وبخلاف حالتك لن يعدن للحياة |