Çünkü kendi şirketime sahibim ve şirketim rakiplerinden daha iyi bir ürünü daha düşük bir fiyata satıyor. | Open Subtitles | وشركتي تبيع منتجاً أفضل من منتج المنافسين وبسعر أرخص من أسعار المنافسين |
Kore'nin A kalite kaburga etini çok ucuz bir fiyata alabilirsiniz. | Open Subtitles | لحم بقر كوري من الجودة الأولى وبسعر خيالي |
- Daha iyi fiyata tam bir kat bulabiliriz. | Open Subtitles | بامكاننا ايجاد طابق كامل وبسعر افضل ذلك صحيح |
Nick patronuyla görüştü Ve bunu bana iyi bir fiyata satmasına ikna etti. | Open Subtitles | نيك أقنع رئيسه أن يبيعه لي وبسعر رخيص |
Parçalanmaya karşı garantili ve çok uygun fiyata. | Open Subtitles | مضمون بدون تقسيم، وبسعر جيد جداً |
Kuzenim şaplak hizmeti sunuyor, hem de çok iyi bir fiyata. | Open Subtitles | إبن عمي فقط حَصلَ عليه سيارة شحن محمّلة ب"سبانكس" وبسعر جيد جدا ، جدا |
Hem de iyi bir fiyata. | Open Subtitles | نعم، وبسعر جيد |
İyi bir fiyata tabii. | Open Subtitles | وبسعر مناسب |
Ve senin için onları bir g-r-e-a-t fiyata alabilirim. | Open Subtitles | وبسعر "مغر |