"وبنفس" - Traduction Arabe en Turc

    • ve aynı
        
    • de aynı
        
    • iri
        
    Ayrımcılığın ne olduğunu gün geçtikçe daha fazla öğreniyordum ve aynı derecede önemli olan, kendi avukatım olmam gerektiğini öğreniyordum. TED كنت أتعلم أكثر وأكثر عن معنى التمييز، وبنفس المقدار من الأهمية، كنت أتعلم أنني بحاجة إلى أن أكون مُدافعي الخاص.
    İkinci olarak ve aynı derecede önemli olan şey ise, Yenilik her zaman düşünürlerden beslenir. TED ثانيا وبنفس الاهمية تغذيه الابتكار كانت دائما من خلال العمال غير المهرة
    ve başarılı oldular. ve aynı düşünceyle çoğu YZ araştırmacısı ölümcül özerk silahları kınayıp yasaklamak istiyor. TED وبنفس الفكر، يريد باحثو الذكاء الاصطناعي إدانة وحظر الأسلحة القاتلة الذاتية.
    Dördü de aynı şekilde, aynı bıçakla bıçaklanmış. Open Subtitles الأربعة كلّهن قد تمّ طعنهن بنفس الطريقة وبنفس السكين.
    Burada, benim yaşlarımda sarışın, aptal suratlı bir çocuk ile iri yapılı, beyaz saçlı bir adam kalıyor mu? Open Subtitles انه اشقر الشعر وذو وجه غبي وبنفس عمري ومعه رجل كبير ذو شعر ابيض هل هم ساكنون في هذا الفندق؟
    Buna ek olarak ikincil, daha biyolojik ve aynı önemdeki soruyu düşünelim: Bu oyun ne kadar sürecek? TED وبالإضافة إلى ذلك، دعونا ننظر أيضا، إلى ثاني سؤال بيولوجي أكثر وبنفس القدر من الأهمية : الى متى ستستمر هذه اللعبة ؟
    Aynı işte ve aynı uzmanlıkta çalışan erkek ve kadınların farklı maaşlar kazandıklarını gördüler. TED وجدوا أن الرجال والنساء الذين يعملون في نفس الوظيفة وبنفس المستوى من الكفاءة كانوا يحصلون على مبالغ مختلفة من المال.
    ama şu an bu verileri başka bölgelere çözümler ve aynı teknolojiyi sağlamak için kullanabiliyoruz. TED ولكننا نستطيع إستخدام هذه البيانات الآن لنزود المناطق الأخرى بالوصفات وبنفس التكنولوجيا.
    Yani programlar Linuxta çalışır ve aynı anda... Open Subtitles بحيث أن البرامج تعمل مع لينكس وبنفس الوقت
    aynı sıra ve aynı düzenle, tekrar tekrar sürekli çalışan bir kum saati gibi. Open Subtitles نفس النجاح، وبنفس التوالي مرّةً إثر مرّة كساعةٍ من الرمل
    Son zamanlarda Yemen KızıIdeniz kıyısında bulunan, yaklaşık 70.000 yıI öncesine tarihli ve aynı teknolojili bir alan vardı. Open Subtitles هناك موقع اكتشف مؤخراً على ساحل البحر الأحمر اليمني أُرخ بـ70،000 سنة وبنفس التقنية
    Şöyle ki, tüm o enerjiyi kendimi iyileştirmek için kullandım, ...ve aynı miktarda enerjiyi şu anda işime yöneltmeye hazırım. Open Subtitles المغزى هو ، أني وضعت كل الطاقة من أجل الشفاء وبنفس كمية الطاقة أشعر أني بُنيت للعمل
    1.000 taş, hala a ynı renk ve aynı tür düzende, ...ama çok daha iri taneli, farklı taşlarla farklı bir ortamdalar. Open Subtitles وقبل أن تدمّر قام شخص بصنع نسخة منها ولكن باستعمال ألف حجر فقط وعليه فإن الألف حجر لا تزال على نفس الألوان وبنفس النظام
    Şimdi ben her iki topu... aynı yükseklikten ve aynı zamanda bırakacağım. ilk hangi topun yere değdiği. Open Subtitles الآن، سأرمي بهاتين الكرتين مِن نفس الارتفاع وبنفس الوقت، عليكم أن تلاحظوا أيّ واحدة ستلمس الأرض أوّلاً
    Ve ikinci olarak ve aynı derecede önemli olarak, bir kadın olarak doktoruna sormalısın ve sevdiklerine bakım veren doktorlara da sormalısın Bu hastalık ya da tedavi kadınlar için farklılık gösteriyor mu? TED وثانيا، وبنفس الأهمية، كإمرأة عليكِ أن تسألي طبيبك والأطباء الذين يعتنون بمن تحبيهم: هل هذا المرض أو العلاج مختلف بالنسبة للنساء؟
    Kurallar şöyle, bir defa durulup evlendikten sonra, neye sahip olabileceğinizi görmek için öteye bakamazsınız ve aynı şekilde geri gidip fikrinizi değiştiremezsiniz. TED القاعدة المستخدمة هنا هي أنه بمجرد أن تتوقف وتتزوج، لا يمكنك أن تتطلع إلى ما أمكنك الحصول عليه، وبنفس الطريقة، لا يمكنك العودة إلى الماضي، لتغيير رأيك.
    Altı yıl önce, eşim ve ben, eşyalarımızı paketledik İspanya'daki küçük dairemizi sattık ve aynı paraya bahçeli bir ev satın aldık, sabahları ötmeye gelen küçük kuşları olan. TED قبل ست سنوات، أنا وزوجتي، قمنا بجمع أغراضنا، وقمنا ببيع شقتنا الصغيرة في إسبانيا، وبنفس المال قمنا بشراء منزل بحديقة وهناك الطيور الصغيرة التي تأتي تغني في الصباح.
    Ama ispirto veya yapıştırıcı içsen de aynı şey. Open Subtitles ولكن الان,وبنفس النجاح ممكن ان تشرب الكحول ومن ثم تنحف
    Biz de aynı silahla karşılık vereceğiz ama saldırganı teşhis etmekle ilgilenmiyoruz. Open Subtitles سنحاربه بالمقابل وبنفس السلاح لكن لسنا مهتمين بتسمية المشاغب
    Hepsi de aynı parkta ve aynı yöntemle. Open Subtitles جميعها في نفس الحديقة وبنفس الطريقة
    Burada, benim yaşlarımda sarışın, aptal suratlı bir çocuk ile iri yapılı, beyaz saçlı bir adam kalıyor mu? Open Subtitles انه غبي و اشقر الشعر وبنفس عمري انه غبي و اشقر الشعر وبنفس عمري انه غبي و اشقر الشعر وبنفس عمري

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus