Bir ay önce adamlarını anında hakladık. Parça pincik edip bıraktık. | Open Subtitles | منذ شهر قتلنا رجالة في لمح البصر وتركناهم أشلاءً وقيحًا. |
Bir bölükle karşılaştık. Onları ormanda bağlayıp bıraktık. | Open Subtitles | لقد قابلنا رفقة قيدناهم وتركناهم بالغابة |
Hiçbir talimat olmadan tabletleri bıraktık ve çocukların çözümlemesine izin verdik. | TED | قدمنا لابتوبات "حواسيب لوحية" للأطفال دون تعليمات لتشغيلها وتركناهم يحاولون معرفة كيف تعمل. |
Bir gün yetecek yiyecek ve su verip bıraktık. | Open Subtitles | ومنحناهم طعام ومياه تكفي لأيام وتركناهم |