Sen, uh... sen ve Charlie, nasıl idare ediyorsunuz bu davayı? | Open Subtitles | لذا , كيف , اه كيف حالك وتشارلي إدارة هذه الحالة؟ |
Bu yüzden ben ve Charlie her şeyi tamamen profesyonel çizgiler içinde tuttuk. | Open Subtitles | هذا هو السبب الذي لي وتشارلي دائما إبقاء كل شيء في نطاق العمل |
Jesse ve Charlie'nin buradan çıkması için bir yol buldum. | Open Subtitles | لقد وجدت طريقة لأحصل لجيسي وتشارلي فرصة ليخرجوا من هنا |
Billy ve Charlie, büyük sırlarını yaklaşık 36 saat boyunca tutmayı başardılar. | Open Subtitles | بيلي وتشارلي استطاعا الحفاظ على سرهما الهائل لمدة 36 ساعة |
Sadece o zamanlar sen uyuşturucu satıcısı ve Charlie de silah taşıyan bir keş değildi. | Open Subtitles | وأنت تعمل مروج مخدرات , وتشارلي لو لم يكن مدمن يحمل سلاح. |
Bilmem. Ben ve Charlie bir yere davet edecektik. | Open Subtitles | أغرب شيء، أنا وتشارلي اتصلنا لدعوتك للخروج |
Bu siz ve Charlie parka gitmeden önce olmuş olmalı. | Open Subtitles | لا بد أن ذلك كان قبل أن تذهب أنت وتشارلي إلى المنتزه |
ve Charlie, kesinlikle eminim ki, eğer başarılı olursa 90 dakika içinde bu adadaki herkes ölecek. | Open Subtitles | وتشارلي وانا متأكد أنه اذا نجح, خلال 90 دقيقة, كل الناس على الجزيرة سيموتوا |
Mac, ben ve Charlie gidip yardım buluruz. | Open Subtitles | حسناً، ماك وأنا وتشارلي سنذهب للبحث عن بعض المساعدة، حسناً؟ |
Önümüzdeki üç hafta yapman gereken şey Mac ve Charlie'yi başka konulara yönlendirmek. | Open Subtitles | ما أريدك أن تفعله للأسابيع الثلاثة القادمة ان هو أن تقلب ماك وتشارلي على بعض |
Onu ve Charlie'yi korumak için tek güvendiğim sensin. | Open Subtitles | انتي الوحيده التي اثق فيها لتحميها هي وتشارلي |
Annen ve Charlie ile birlikteydim beni buraya sürüklediklerinde. | Open Subtitles | أنا لا أعلم سام لقد كنت مع أمك وتشارلي عندما قاموا بتخديري |
Annem ve Charlie buluşma noktasında olmalı. | Open Subtitles | على أمي وتشارلي أن يكونوا في نقطة التجمع |
Yarın ben bu işle uğraşırken, senin anneme ve Charlie'ye göz kulak olmanı istiyorum. | Open Subtitles | عندما تفعل هذا اليوم أريد منك الاعتناء بأمي وتشارلي |
Evet, sen ve Charlie için mükemmel olacak. | Open Subtitles | نعم، أنه سوف يكون انفجار بالنسبة لك وتشارلي. |
Alan sen evden çıkarsan ve Charlie burada Walden'la beraber yaşamaya başlarsa diziyi bir beş sene daha götürebileceğimize inanıyorum. | Open Subtitles | آلان، إذا كنت الخروج وتشارلي يبقى هنا مع الدن، |
Sen, ben ve Charlie tıpkı eski günlerde olduğu gibi bir macera yaşayabiliriz. | Open Subtitles | لك، لي وتشارلي في جولة. تماما مثل الأيام الخوالي. |
Sadece Gracie ve Charlie'ye yardım etmek için orada değilim. | Open Subtitles | أنا لست هنا من أجل مساعدة غرايسي وتشارلي فقط |
Bildiğin üzere, kıyafetlerimin çoğu yangında gitti, Charlie de Vegas'ta, ben de düşündüm ki, neden olmasın? | Open Subtitles | حسناً، تعلمين أغلب أغراضي ذهبت بالحريق وتشارلي في فيغاس لذا قلت في نفسي، لم لا ؟ |
Bu düğünü ya Andy'le Charlie yapacak ya da bu düğün olmayacak. | Open Subtitles | (سنقوم بعمل هذا الزواج مع (آندي وتشارلي أو لن نقوم به ابداً |