"وتشرب" - Traduction Arabe en Turc

    • içiyorsun
        
    • içmek
        
    • içerken
        
    • içmiyorsun
        
    •   
    • içmen
        
    • içiyor
        
    • içerek
        
    • ve içki
        
    • içeceksin
        
    • içip
        
    Her gece içiyorsun. Eskiden hiç böyle davranmazdın. Open Subtitles أنت تشرب بشل ثابت, وتشرب كل يوم أنت لم تعتد الشرب هكذا أبداً, هذا جديد
    Yapman gereken şeyler yemek, içmek, uyumak ve rüyalarını anlatmak. Open Subtitles كا ما عليك هو أن تأكل, وتنام وتشرب وتفسر أحلامك
    Kağıt oynayıp viski içerken nasıl dedektiflik düşünebiliyorsun? Open Subtitles كيف تلعب الورق وتشرب الويسكي وتفكر كمخبر ؟
    Dönüşte neden O'Malleys'de durup arkadaşlarınla biraz bira içmiyorsun? Open Subtitles لم لا تذهب إلى الحانة وتشرب بعض البيرة مع أصدقائك؟
    Buraya gelmişsin rahatla , sallan tıpkı herkes gibi Open Subtitles ألا يمكنك أن تأتي إلي ملهاي لتستمتع وتشرب وتحرك جسدك مثل الأخرين؟
    Tabi sürekli ellerini yıkayıp, bolca böğürtlen suyu içmen gerekiyor. Open Subtitles يجب أن تغسل يداك جيداً وتشرب عصير التوت البري
    Tek gördüğüm şey sendin, yiyor içiyor ve kendi kendine konuşuyordun. Open Subtitles كل ما رأيته هو أنت، تأكل وتشرب وتتكلم مع نفسك
    Daktilonun başına oturup tek başına viski içerek düşünmen hoşuma gidiyor. Open Subtitles وأحب بانك تجلس لوحدك امام آلة الطابعة وتشرب الويسكي, وتفكّر بالقصّة
    Bilmiyorum. Son zamanlarda çok fazla sigara ve içki tüketiyorsun. Open Subtitles لا أعلَم، مؤخرًا، أنت تدخّن كثيرًا وتشرب كثيرًا.
    On yıl sonra hala burada olacaksın diskoya gidip biranı içeceksin. Open Subtitles وبعد عشر سنوات ستظل هنا تذهب الى الديسكو وتشرب 10 مكاييل
    Ot içiyorsun, biran var ve porno seyrediyorsun. Open Subtitles انت تدخن الممنوعات, وتشرب البيره وتشاهد فيلم إباحي اظهر له بعض الاحترام
    Daha altı yaşındasın ve bir barda içiyorsun. Open Subtitles وما أدراك؟ أنتَ في السادسة، وتشرب في الحانة
    Bıraktın ama içki ve sigara mı içiyorsun? Open Subtitles أنت ممتنع عن المخدرات ولكن تدخن وتشرب كحول؟
    Ayda bir uğrayıp fıkra anlatmak, bira içmek yetmez. Open Subtitles أجل تأتي الى هنا مرة بالشهر وتروي بضع نكات وتشرب كمية من المشروبات
    Işıkların altında ayakkabımdan şampanya içmek istemez misin? Open Subtitles ألا تريد أن تتواجد في صالات التسلية وتشرب الشمبانيا من خُفّي؟
    Burka giyip Talibanlılarla bir şeyler içerken çekilmiş resmini mi? Open Subtitles صور فتاة تأكل وتشرب مع طالبان؟
    Homie, neden gevşeyip, biraz çorba içmiyorsun? Open Subtitles هومي، لم لا تسترخي وتشرب بعضا من الشوربة؟
    İçeride ye, ve yat, şampiyon. Open Subtitles بداخل السجن أنت فقط تأكل وتشرب يا سينباي
    Sanırım o kanunlar ayrıca, sığır eti yediğin takdirde üç ay boyunca bir inekle birlikte yaşayıp idrarını içmen gerektiğini de söylüyor. Open Subtitles أيضاً يقول أنك إن أكلت لحم البقر يجب أن تعيش مع البقر لـ3 أشهر وتشرب أبوالها
    Sadece vitaminleri alıyor ve su içiyor. Open Subtitles إنها تتناول الفيتامينات وتشرب المياه، لكن لا شيء غير ذلك.
    İnsanlar çok yiyerek, çok içerek teknik olarak kendi kendilerini öldürüyor. Open Subtitles أتعلم , الناس تأكل كثيرا وتشرب كثيرا يقتلون أنفسهم
    Sigara ve içki içtiğine ve bu kadar ahlaksız davrandığına inanamıyorum. Open Subtitles لا أصدق أنك كنت تدخن وتشرب الكحول، وكنت ساقطاً
    Hey, birşey sipariş edecek misin yada bütün gün orada oturup kahve mi içeceksin ? Open Subtitles هل ستطلب أي طعام أم ستجلس وتشرب القهوة طوال اليوم؟
    Bak, niçin gelip bizimle bir şey içip partiye katılmıyor... ve bir süreliğine dertlerini unutmuyorsun? Open Subtitles لم لا تأتي وتشرب معنًا... وتنضم للحفلة وتنسى أمر مزاجك لوهلة...

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus