Hatta giderek artan gücü ve güveni karşısında tehlikeli bir sırtlan bile rakibi olamazdı. | Open Subtitles | حتى أشرس الضباع لا تجاريه كبرت قوته وثقته بنفسه |
Önemli olan tek şey, senin oğluna olan sevgin ve onun sana olan güveni. | Open Subtitles | الشيء الوحيد المؤكد هو حبك لطفلك وثقته بك |
♪ Mucit eve doğru yürüyor ♪ ♪ Kendine güveni sarsılmış ♪ | Open Subtitles | ^ المخترع عاد إلى المنزل ^ ^ وثقته مهزوزة ^ |
Ama önlemleri ve kendine güveni deneyimli olduğunu gösteriyor gibi. | Open Subtitles | لكن تفاديه وثقته تشعرك وكأنه لديه الكثير من الممارسة. |