Aradığım şeyi buldum. Ofisten dışarı çıkarma riskine girmek istemiyorum. | Open Subtitles | وجدتُ ما كنتُ أبحث عنه ولا أريد المجازفة بإخراجه من المكتب |
Maktulün kafatasını tamamladım ve elbette ki tam aradığımız şeyi buldum. | Open Subtitles | إنتهيتُ من إعادة تشكيل جمجمة الضحية، وبالطبع وجدتُ ما كنّا نبحث عنه بالضبط. |
Aradığınız şeyi buldum. | Open Subtitles | وجدتُ ما كنتَ تبحث عنه |
İki Jordan Hesters'i birbirine bağlayan şeyi buldum indirimli vergi hazırlık zinciri, yine aynı muhasebeci. | Open Subtitles | وجدتُ ما يربط كلا (جوردان هستر)، سلسلة خصم للضرائب من نفس المُحاسِب. |