"وجريت" - Traduction Arabe en Turc

• koştum
• kaçtım
• koşmaya

Ve fırtına altında tüm Beşinci Cadde'yi koştum...
وجريت على طول الطريق حتى الجادة الخامسة في عاصفة رعدية

Hatta çocuk oyuncağıydı. Çantayı aldım ve koştum.
في الواقع كان في منتهى السهولة لقد أخذتها وجريت

Beni göremediklerinden emin olunca ilk yol ayrımında döndüm ve ormana doğru koştum.
ومن حينها، لم يروني مرةً أخرى ثم إنحرفت وجريت على طول الطرقات الزراعية وذهبت للغابة مجدداً

Orası loş ışıkta öyle sessiz ve ürkütücü görünüyordu ki oradan kaçtım.
لقد كان مكان مظلم ووحيد ومرعب ولهذا خفت جدا وجريت.

Son hatırladığım havada uçusan tekmelerdi. Kıçımı kurtarmak için kaçtım.
بعدها تطورت الأمور وجريت لأنجو بحياتي

...son bir kez ve koşmaya başladım.
لأخر مرة أقبله فيها وجريت

Bir şekilde ellerinden kaçtım ve koşmaya başladım.
بطريقة ما افلت منهم وجريت

- Eşyaları bırakıp yardıma koştum. - Cankurtaran gibi.
لذا تركت اشياءنا وجريت لمساعدته مثل مسلسل باي واتس

Seninle aynı yükü taşıdım, aynı mesafeyi koştum.
لقد حملت نفس الأوزان مثلك وجريت نفس الأميال مثلك

İşte koştum, koştum ve koşarken boşaldım.
لذا جريت وجريت ووصلتللذروةوأناأجرى.

koştum ve koştum, tıpkı Jenny'nin bana dediği gibi.
جريت وجريت مثلما قالت لى جينى

Bir bıçak kaptım ve üstüne doğru koştum.
فسحبت سكيناً وجريت نحوه.

Daha sonra onun peşinden koştum.
وجريت اليها بعد ذالك

koştum ve koştum, tıpkı Jenny'nin bana dediği gibi.
(جريت , وجريت مثلما قالت لي (جيني

Tepeye çıktım, koştum durdum.
جريت وجريت

Arkaya koştum.
وجريت للخلف

- Korkmuştum ve kaçtım. - Çok geçmeden değerini anladım.
لقد أصابني الفزع وجريت بمجرد أن ولدتك

Sonra kalkıp, bağırarak kaçtım.
ووقفت, وجريت صارخاً.

Döndüm ve arkama bakmadan kaçtım.
استدرت وجريت بأسرع ما استطعت

Ardından bebeği kucağıma alıp koşmaya başladım.
وبعدها .. أخذت الطفلة وجريت