Örneğin; bir karınca. hepimiz biliyoruz ki karıncalar ve bu ölçekteki diğer böcekler bazı inanılmaz işler yapabilirler. | TED | وجميعنا يعلم بأن النمل والحشرات الأخرى بمثل هذا حجم قادرة على عمل أشياء مذهلة. |
hepimiz biliyoruz ki eğer ben bir erkek olsaydım bu bir iş tanımı değil bir kız tavlama cümlesi olurdu. | TED | وجميعنا يعلم أنني لو كنت شاباً وليس فتاة، لَمْا كان هذا وصفاً وظيفياً، بل لَصارَ مدعاةً لمواعدةٍ غراميةٍ. |
Yani, girişimciliği öğretiyorum ve hepimiz yeni girişimlerin çoğunun çuvalladığını biliyoruz, yenilikçiler ile girişimciler elde edebilecekleri tüm şanslara ihtiyaç duyuyorlar. | TED | كما ترون، أنا أُدرس ريادة الأعمال، وجميعنا يعلم أن معظم المشاريع الجديدة تبوء بالفشل، وكل المستثمرين ورجال الأعمال يحاولون الوصول لأكبر قدر من الحظ. |
Haftanın her günü ayrı, hepimiz biliyoruz her Salı, misafir evinde bir havuz görevlisi var. | Open Subtitles | على مدار الأسبوع ، وجميعنا يعلم أنه في كل ثلاثاء يأتي "منظف المسبح" من بيت الضيافة |
"Gördüğünüz gibi Samuel burada, Noel Baba'nın pantalonunu maviye boyamış ama hepimiz biliyoruz ki Noel Baba'nın pantalonu kırmızıdır". | Open Subtitles | وقالت (سامويل) لوّن بنطال (سانتا) بالأزرق! وجميعنا يعلم أن بنطال (سانتا) لونه أحمر |
hepimiz biliyoruz ki, Danielle kazanamayacak. | Open Subtitles | وجميعنا يعلم بأن (دانيل) لن تربح |
Bunu Lowry yaptı ve bunu hepimiz biliyoruz ulan. | Open Subtitles | (لاوري) هو الفاعل وجميعنا يعلم ذلك |