- yüzüme hangi kremi sürdüğüm gibi mi? | Open Subtitles | تَعْني مثل ما نوعِ القشطة التي أضعها على وجهِي في الليل |
Ben CP yazdım ancak onlar kapıyı yüzüme kapadılar. | Open Subtitles | كَتبتُ إلى سي بي و لكنهم أغلقْوا البابَ في وجهِي. |
Bayım, benim yüzüme karşı sözlüm hakkında konuşuyorsunuz. | Open Subtitles | سّيد فير أنت تَتحدّثُ عن خطيبتي في وجهِي |
Belki ben de, yüzümü gizlemekte ustalaştım. | Open Subtitles | رُبَّمَا من الجيد أن اخفي وجهِي ، أيضاً. |
Belki ben de yüzümü saklamayı çok iyi biliyorum. | Open Subtitles | رُبَّمَا من الجيد أن اخفي وجهِي ، أيضاً. |
Ve sonra da o kapıları benim suratıma çarptın. | Open Subtitles | وبعد ذلك إنتقدتَ تلك الأبوابِ أغلقْ في وجهِي. |
suratımdan defol hemen. | Open Subtitles | إخرجْ من وجهِي الآن. |
Yüz hatlarımı yumuşatmanızı istiyorum. | Open Subtitles | أُريدُ بَعْض النعومةِ اللعينة حول وجهِي. |
Ben, Proteus, bütün insanlığın bilgi ve cehaletine sahibim ama güneşi yüzümde hissedemiyorum. | Open Subtitles | بروتيس يَمتلكُ الحكمةَ ويتجاهل كُلّ الرجال لكن آي لا استطيعُ أن أحس الشمسِ على وجهِي |
Bayım, benim yüzüme karşı sözlüm hakkında konuşuyorsunuz. | Open Subtitles | سّيد فير أنت تَتحدّثُ عن خطيبتي في وجهِي |
Eğer buluntu silahla igili bir suçlama yapılacaksa, ...bunun yüzüme karşı yapılmasını isterdim. | Open Subtitles | أنا فقط أمنية، إذا إتّهاماتِ a بندقية هبوطِ جُعِلتْ، هم سَيُجْعَلونَ إلى وجهِي. |
- Bu sabah güneş, yüzüme daha bir sıcak geliyordu. | Open Subtitles | الشمس بَدتْ أدفأَ على وجهِي هذا الصباحِ. |
yüzüme soğuk su çarpacağım. | Open Subtitles | سَأَرْشُّ بَعْض الماءِ الباردِ على وجهِي. - حقّ. الحقّ. |
Günün birinde bunu yüzüme vuracağını biliyordum. | Open Subtitles | عَرفتُ يومَ واحد أنت تَرْمي ذلك الظهرِ في وجهِي! |
..neden buraya gelip onları da yüzüme söylemiyorsun! | Open Subtitles | الذي لا أنت فقط تَصْعدُ هنا ويُخبرُني إلى وجهِي! |
yüzümü düzelttirebilmek için son kuruşuma kadar harcadım. | Open Subtitles | صَرفتُ كُلّ بنس بإِنَّني كان لا بُدَّ أنْ أَحْصلَ على وجهِي صلّحتُ. |
yüzümü bu halde görmesini istemem. | Open Subtitles | لا. أنا لا أُريدُه أَنْ يَراني بدون وجهِي على. |
yüzümü ameliyat etmiş olman bana ne yapacağımı söyleyebileceğin anlamına gelmez. | Open Subtitles | فقط لأن إشتغلتَ على وجهِي لا يَعْني بأنّك تَصِلُ إلى يُخبرْني ما العمل، ؟ |
En iyisi gidip yüzümü yıkayayım. | Open Subtitles | أنا أفضل أَذْهبُ غَسلاً وجهِي. |
Açık yol, suratıma çarpan rüzgar... hoparlör ızgaramı tıkayan sivrisinekler. | Open Subtitles | الطريق المفتوح، الريح في وجهِي... عَرْقَلَة الذبابِ فوق شبكتِي. |
suratımdan çek. | Open Subtitles | إرفع ذلك عنْ وجهِي |
Yüz sutyenimin tüm patent haklarını ona devrettim. | Open Subtitles | ألبستُها مَع تُصبحُ براءة الإختراع على حمالةِ صدر وجهِي. |
Sanki yüzümde renk kalmadı. | Open Subtitles | أَشْعرُ كما لو أنَّ كُلّ اللون صرّفَ مِنْ وجهِي. |
Bunların ilk çıkanlarından birine sahiptim, ve suratımda patladı. | Open Subtitles | كَانَ عِنْدي أول وأحد من أولئك، و إنفجرَ في وجهِي. |