Konuşmaya başladığım anda, sözümü kesmeye ve tekrar tekrar konuşmaya başladılar. | TED | وحالما بدأت في التحدث، بدأت الانقطاعات لحديثي وبدأ الحاضرون يقاطعونني مرارًا وتكرارًا. |
Utancımı paylaşma gücü ve cesareti bulduğum anda, utancım yok oldu. | TED | وحالما وجدتُ القوة والشجاعة لأشاركهم عاري، تلاشى، |
Balıklar gemiye çıktıkları anda öldürülür ve hemen sonrasında balığın etinin içine bir etiket yerleştiririz. | TED | وحالما يكون السمك على متن السفينة فإنه يقتل، ثم بعد ذلك ندرج علامة صغيرة في لحم السمكة. |
Bay Jacobs kızının korktuğunu söyledi, kızı kendini daha iyi hissettiği an geri döneceğim. | Open Subtitles | السيد جايكوب , اخبرني ان ابنته خائفة وحالما اجعلها تشعر بتحسن ساعود |
Yeterli parayı biriktirdiğim an da güzel bir nişan yüzüğü için harekete geçeceğim. | Open Subtitles | وحالما أجمع كماً كافياً من المال، سأشتري لكِ خاتم خطوبةٍ. |
Ve bir kez ortaya çıktıktan sonra... günün birinde bizi izleyici haline getireceğine inanamadık. | Open Subtitles | وحالما تكوّن الزمن لم نتصور أنه سيجعلنا ننقاد له يوما ما |
ANDAE'e bilgi vereceğim ve sahanın temiz olduğunu onayladıkları anda, | Open Subtitles | سأعلم فريق الطوارئ النووي بذلك، وحالما يؤكدون لنا أنّ المكان خال من الإشعاعات النووية |
O kapıyı açtıkları anda her şey bitecek. | Open Subtitles | قريبا ً وحالما يفتحون الباب، سينتهي كل شيء |
O kapıyı açtıkları anda her şey bitecek. | Open Subtitles | قريبا ً وحالما يفتحون الباب، سينتهي كل شيء |
Ve belimizi doğrulttuğumuz ilk anda da yatırımını son kuruşuna kadar.. | Open Subtitles | وحالما نقف على أقدامنا .سأعيدلك إستثمارك. |
Bir amigo, tekerlekli sandalye ile sahaya girdiği anda herkesin kabul edeceği gibi, insanları neşelendirmede etkili olmayacaklar. | Open Subtitles | وحالما رئيس المشجعين تقوم للخروج للمديان بكرسي متحرك انها ستحصل على اقل فعاليه لرفع معنويات الناس |
Sikici bir gerilla takımı olarak düşman bölgesine adım attığımız anda ise sadece tek bir şey yapacağız, Nazi avcılığı. | Open Subtitles | وحالما ندخل لأرض العدوّ، كجيش حرب عصابات متخفٍ سنقوم بفعل شيء واحد، نقتل النازيّين |
İlk buluşmada hiddetli bir seks yaparsınız ve daha siz kahvaltıdan bahsettiğiniz anda o gitmiş olur. | Open Subtitles | جنس غاضب بالموعد الأول وحالما تذكُر الإفطار ، ستجدها اختفت |
Yaptığım anda bu gezegeni biz hala içindeyken yokedecekler. | Open Subtitles | وحالما أفعل ذلك، هم سيحرقون هذا العالم ونحن مَعه |
Siz bunu yapın ve tek başına kaldığı an saldırırız. | Open Subtitles | ممتاز، تولى ذلك. وحالما يكون منفرداً ننقض عليه |
Durmayacağımı gördükleri an, beni tartışmalı olarak değerlendirdiler. | Open Subtitles | وحالما علموا بأنني لن أتوقف قاموا بنصب مكيدةٍ لي |
Ve ben sana söz veriyorum. Anlaşmayı tamamla ve işlemler bittiği an, o oyundan çıkar. | Open Subtitles | خذها منّي،لنحسم هذه الصفقة وحالما نقوم بذلك |
Sonra Atmaca Operasyonu'na tıkladıkları an tetiği çekmiş olacaklar ve sinir gazını salarak oradaki herkesi öldürecekler. | Open Subtitles | "وحالما يضغطون على "عملية سبارو" شحنةٌ كهربائية ستشتعل" وتطلق غاز الأعصاب ليقتل كل من في الغرفة |
Bir kez insanlar orayı görünce verecek odan kalmayacak, o zaman zevksiz ve süslü çantalı turistleri geri çevirebileceksin. | Open Subtitles | وحالما يفتتح هذا المكان ستكون مشغولاً جدا، تستطيع أبعاد السائحون عديمو الذوق، والجماهير ذوي المراوح |
Ve bir kez başarınca bunu yapabileceğini bilince sana bir çeşit süper güç veriyor. | Open Subtitles | وحالما يتسنّى لكَ ذلك، فتدرك أنّكَ قادرٌ على فعل ذلك. مما يهبكَ شيئاً من القوة الخارقة. |
Karanlık, bir kez ışığın tadını aldı mı durmaz ta ki güneşi yutana dek. | Open Subtitles | وحالما تذوق الظلمة ضياءً، فلن تبرح إلّا أن تبتلع الشمس. |
O da sen ve Sara'nın garnizona girdiğini görünce çanı üç kere çalacak. | Open Subtitles | وحالما يراكما انت وسارا تدخلان الحصن , سيقوم بدق الجرس ثلاث مرات. |