Olay, donanmayla ilgili olabileceği için ordu NClS'e ya da DEA'nin ilgilenmesine karşı çıkmaz. | Open Subtitles | و بما أن القضيتين مرتبطتين فستعمل وحدة التحقيقات البحرية و وحدة مكافحة المخدرات |
Ve DEA ajanı nerede burada balık kılçığı ile bıçaklanarak öldürüldü. | Open Subtitles | هنا الممر من رصيف التحميل وهنا يظهر لنا مكان تعرض عميلة وحدة مكافحة المخدرات |
DEA orada hiçbir şey bulamadı. | Open Subtitles | وحدة مكافحة المخدرات لم يجدوا أي شيئ هنا |
Narkotik birimi geçen ay buradaydı ve onların da kafası karışmıştı. | Open Subtitles | ،أتت وحدة مكافحة المخدرات إلى هنا الشهر الفائت وكانوا متحيرين أيضاً |
Narkotik ya da Federaller olabilir. | Open Subtitles | ادخلوا . ابتعدوا عن الشارع ممكن أن تكون وحدة مكافحة المخدرات أو الإف بي آي |
Ama Narkotik büro delil olmadan bir şey yapamadığından onu izlemeye almışlar. - Belli ki bizim koruyucu da onu izliyormuş. | Open Subtitles | لكن وحدة مكافحة المخدرات لم تلاحظ عليه شيء لهذا أدرجوه ضمن قائمة المراقبة. |
Bir de narkotiğin araba ihtiyacını duymuştum. | Open Subtitles | و سمعت أن وحدة مكافحة المخدرات لديها عجز في السيارات |
DEA beklememi istedi ama... | Open Subtitles | وحدة مكافحة المخدرات أرادوا منيالإنتظار،لكن.. |
DEA de ipucu bulmuş olmalı. | Open Subtitles | مؤكد أن وحدة مكافحة المخدرات لديها دليل. |
NSA ve DEA de soruşturmaya dahil, o yüzden birleşik bir görev gücünün parçası olacağız. | Open Subtitles | وكالة الأمن القومي و وحدة مكافحة المخدرات كلامهما مشترك لذا سنكون جزءا من فريق عمل مشترك. |
DEA ajanlarının yeni üye bulmakta zorlanmış olmaları mümkün. | Open Subtitles | من المحتمل أن عملاء وحدة مكافحة المخدرات مروا بأوقات عصيبة لإخفاء أرقام تجنيديهم. |
İlk ölen DEA ajanı Internet ve yer faaliyetleri arasındaki bağlantıyı biliyor olabilirdi. | Open Subtitles | أولى القتلى من وحدة مكافحة المخدرات قد يكون علم من هو همزة الوصل بين الأنترنت و العمليات الميدانية. |
Uyuşturucu İnfaz Birimi yani DEA öyle düşünüyor. | Open Subtitles | هذا ما تظنه وحدة مكافحة المخدرات |
- DEA merkezde araştırma yapmak istemiş. | Open Subtitles | وحدة مكافحة المخدرات يريدون مكاتب |
Narkotik kanıtları gözden geçiriliyor şu an. | Open Subtitles | أوه ، حسناً ، أدلة وحدة مكافحة المخدرات يتم معالجتها ف المنزل الآن |
Narkotik benim davamda çalışıyor. Seni bu işe alacağım. | Open Subtitles | وحدة مكافحة المخدرات تعمل على جريمة القتل التي أحقق بها حسناً ، سأضعك في هذه المهمة |
Narkotik için arabamı mı alacak sence? | Open Subtitles | هل تعتقدين بأنه سوف يأخذ سيارتي في مهمة وحدة مكافحة المخدرات ؟ |
Narkotik evinde ve iş yerinde henüz bir şey bulamadı. | Open Subtitles | لم تجد وحدة مكافحة المخدرات أي شيء في منزله أو عمله حتى الآن |
Uyuşturucu kaçakçılığından Narkotik bugün tutukladı onu. | Open Subtitles | وحدة مكافحة المخدرات إعتقلته اليوم بتهمة تهريب المخدرات |
- narkotiğin ihtiyacı kalmadı. | Open Subtitles | وحدة مكافحة المخدرات ليست في حاجه لها بعد الآن لماذا ؟ |
- Çünkü geçen sene sizdeki tüm malı Narkotiğe vermek için almışken şerefsizlerden biri hepsini alıp kaçtı. | Open Subtitles | لانه السنة الماضية انا ورجالي في وحدة مكافحة المخدرات كنا على وشك ان نصادر حمولة من الدماء منكم ولكن واحد منكم هرب ومعه الحمولة |
Uyuşturucu bölümünde. Bunu da o yüzden satın aldım. | Open Subtitles | في وحدة مكافحة المخدرات لهذا السبب أحضرت هذا |