İnsanları iyileştirmek için onları kesmekten başka yolları da varmış. | Open Subtitles | و أدركت أن هناك وسائل أخرى لمعالجة الناس بجانب القيام بشقهم |
Silahla hızlı ve kolay oluyor ama bunu yapmanın başka yolları da var. | Open Subtitles | المسدسات أسرع وأسهل الطرق، ولكن هناك وسائل أخرى لتقوم بهذا |
O küçük kafandan bilgi almanın başka yolları da var. | Open Subtitles | هنالك وسائل أخرى لاستخراج المعلومات مِنْ رأسك الصغير ذاك |
Yani, belki başka yolları vardır... İlişkilerin biraz daha az... | Open Subtitles | ما أعنيه أنه ربما تكون هناك وسائل أخرى... |
- Çok da önemli değil aslında. Çünkü bunu öğrenmenin başka yolları da var. | Open Subtitles | لأن هناك وسائل أخرى لمعرفة ذلك |
Bağlantı kurmanın başka yolları da var. | Open Subtitles | هناك وسائل أخرى للإتصال |