İkinizin arasında bir bağ var ve ve bir gün gelecek ve bana diyeceksin ki, "Dee, çok üzgünüm ama-- | Open Subtitles | لا أنتم الإثنان مترابطان بطريقة ما وأنا أعني، يوما ما ستلتفت لي وستقول |
"Teşekkürler, iyi günler" diyeceksin, ilişkiye girmeyeceksin! | Open Subtitles | وستقول " شكراً لكِ وطاب يومك ولكن لن تنشغل. |
# diyeceksin "Mary, benimle evlenir misin?" | Open Subtitles | وتنحني على ركبتيك ? ? "وستقول: "ماري ? ? |
Tüm paran ve dalkavukların gittiği zaman, ve dünya senin gülünç müziğini unuttuğu zaman, bugünlere geri dönüp bakacak ve diyeceksin ki... | Open Subtitles | حينما يختفي كل مالك و أتباعك وحينما ينسى العالم موسيقتك السخيفة ستنظر الى هذه الأيام وستقول... |
Sana farazi olarak öfkeni tetikleyecek şeyler söyleyeceğim ve sen de bana bu durumda ne yapacağını söyleyeceksin. | Open Subtitles | سأقوم بتقديم إفتراضيّة مُثيرةً للغضب وستقول لي كيف سيكون ردّة فعلكَ حينها. |
Bir gün gelecek, bana geleceksin ve diyeceksin ki, | Open Subtitles | قريباً ستأتي إليّ وستقول |
diyeceksin ki, "Carol, tatlım, gitmek zorundayım." | Open Subtitles | وستقول "عزيزتي كارول ينبغي أن أذهب" |
Ne diyeceksin? | Open Subtitles | فعلا وستقول ماذا "مرحبا يا أصدقاء |
Ve 15 dakika sonra bize gelip şöyle diyeceksin... "Nicole'u görmeye gideceğim." | Open Subtitles | وبعدها ستعود إلينا بعد 15 دقيقة، وستقول "أذهب لـ رؤية (نيكول)". |
Sen de "Hatırlamıyorum" diyeceksin. | Open Subtitles | وستقول "لا أتذكر" |
- Ben bir şey söyleyeceğim ve sen de aklından geçen ilk şeyi söyleyeceksin. | Open Subtitles | وستقول أول شيءٍ، يَرد إلى عقلك |