Hey Dilbert... orta kademe bir yönetici, üst kademeye yükselirse ne olur? | Open Subtitles | ماذا تسمي من ينتقل من ادارة وسطى الى ادارة علوية ؟ |
orta boylu, orta yapılı bir beyazdı. Şu adam olabilir mi? | Open Subtitles | كان رجل أبيض متوسط الطول بنية جسدية وسطى |
Bu orta sinif bir kizin, hicbirsey degilken birsey olabilmesinin tek yoludur. | Open Subtitles | إنها الطريقة الوحيدة التي يمكن بها ..لفتاة من طبقة وسطى أن تصبح شخصية هامة من لا شيء.. |
Yılın en önemli gününde bana orta parmağını çıkartmaktan başka yol olmadığını fark ettin demek. | Open Subtitles | تدرك أنه لاتوجد طريقة أن أفهم ذلك إلا كأصبع وسطى مرفوع للأعلى إلى أهم يوم في السنة |
Evet, benim de bir orta parmağım var! Çeviren: introducial İyi seyirler dilerim. | Open Subtitles | نعم، أنا عندي أصبع وسطى كذلك الحلقة التاسعة: |
Üst sol orta kesici dişe ait bir parça. | Open Subtitles | إنّها شظية من قاطعة علوية وسطى يسرى مكسورة. |
orta parmağım olsaydı şu an ne yapardım bilirsin. | Open Subtitles | إذا كان لي أصابع وسطى كنت تعرف ما كانوا سيفعلونه الآن؟ |
Bu Ford için harika bir habermiş gibi gözükebilir. Ancak aslında öyle değil. İnsanlara bir miktar pahalı malın büyük kapasitesini satmak istiyorsanız siz gerçekten geniş, istikrarlı, şanslı bir orta sınıf talep ediyorsunuz. | TED | يبدو الأمر كما لو أنّه قد يكون نبأ سارّا بالنّسبة فورد، لكنه ليس كذلك في الواقع. إذا كنت ترغب في بيع كميات ضخمة من السلع الباهظة الثمن للنّاس، ستحتاج وجود طبقة وسطى كبيرة و مستقرة و مزدهرة. |
Biz plütokratlar Amerika Birleşik Devletlerinin bizi öbür türlü oluşturduğunu görmeye ihtiyacımız var: aynen müreffeh orta sınıfın, kapitalist ekonomilerde bunun bir sonucu olarak refahın kaynağı olduğu gibi. | TED | نحن البلتقراطيون نحتاج لأن نرى أن الولايات المتحدة الأمريكية خلقتنا، وليس العكس: أن طبقة وسطى مزدهرة هي مصدر الازدهار في اقتصاديات الرأسمالية، وليس نتيجة لذلك. |
Tipik bir orta sınıf ya da zengin evde eğer bir çocuk çabalıyorsa, yardım istemeseler bile bir ebeveyn ya da öğretmen büyük ihtimalle onların imdadına gelir. | TED | في طبقة وسطى أو أسرة نموذجية إذا وُجد طفل يعاني، يكون هناك فرصة جيدة في أن يقوم أب أو مدرس بإنقاذه حتى لو لم يطلب المساعدة. |
Günde dört dolar kazanıyorlar, Hindistan için oldukça iyi orta sınıf, ve kendi evleri inşaa etmek için daha henüz döktükleri beton temeli bana gösterdiler. | TED | إنهم يجنون الآن أربعة دولارات يومياً، الذي هو في الغالب طبقة وسطى بالنسبة للهند، ولقد رأيت اساس منزلهم البيتوني الذي صبوه مؤخراً لبناء منزلهم. |
Belki orta bir yerde uzlaşabiliriz. Çünkü eğer uzlaşamazsak... | Open Subtitles | ربما نجد أرضيةً وسطى هنا لأنه إن |
Ford herkesçe bilinen, günlük 5 doları lanse ettiğinde ki bu ücret o zamanlarda verilen ücretin iki katıydı, sadece fabrikalarının üretimini arttırmadı, aynı zamanda otomobil fabrikasında çalışan sömürülmüş zavallı çalışanları, ayrıca kendi ürettikleri ürünleri alabilecek düzeyde başarılı bir orta sınıfa dönüştürdü. | TED | عندما قدم فورد عرضه المشهور 5$ لليوم هو ضعف الأجور في ذلك الوقت، لم يضاعف إنتاجية مصانعه فقط، حوّل عمّال صناعة السيارات المُستغلين والفقراء إلى طبقة وسطى مزدهرة استطاعت شراء منتجعات قاموا بصناعتها |
orta seviye bir asillik derecesi. | Open Subtitles | انها طبقة وسطى من النبلاء |
Sadece uzun süren bir orta kısım var. | Open Subtitles | إنها منطقة وسطى طويلة وممتدة |
Bu kadar orta sınıf olma. | Open Subtitles | لا تكن طبقة وسطى لذا! |
Bunun orta yolu yok. | Open Subtitles | لاوجود لمنطقة وسطى يا (ماكغي). |
orta nokta filan yok. | Open Subtitles | ليس هناك منطقة وسطى . |
Balio, Mick'in biyolojik ajan işine girmiş olabileceğini söylediği ülke kargaşa içinde bir orta Amerika devleti. | Open Subtitles | "باليو" الدولة التي قال عنها (ميك) أنها قد تكون متورطة في هذه العناصر البيولوجية، إنها حكومة أمريكية وسطى تجتاحها موجة من الفوضى |
- orta Çağ'ın edepsiz mizanseni. | Open Subtitles | -إنها "عصور وسطى" دنيئة . |