Bu daha çok benim bir bardak sütü masanın köşesine koymam ve Cece onu düşürdüğünde, | Open Subtitles | أنها مثل وضع كوب من الحليب على حافة الطاولة وسيسي اوقعته |
Schmidt ve Cece"nin yedek ev hediyeleriydiler hani olur da yorgancım yine beni yüz üstü bırakırsa diye. | Open Subtitles | نعم، حسنا هم هدية احتياطية هووسورمينغ لشميدت وسيسي في حالتي لحاف الرجل مسامير لي مرة أخرى. |
Schmidt ve Cece'nin şöminesi değil mi bu? | Open Subtitles | ولكن أعني هذه هو شميت وسيسي في الموقد، أليس كذلك؟ |
Schmidt ve Cece ile mazileri var. | Open Subtitles | - اعرف. قالت سوف التداخل مع شميدت وسيسي. |