"وشاهدت" - Traduction Arabe en Turc

• gördün
• izledin
• gördünüz
• gördü
• görmüş
• ve izledim
• seyrettim

- Hiç böyle bir şey gördün mü?
هَلْ سَبَقَ وشاهدت شيئاً مثل هذا من قبل ؟

Bankanın içindeydin ve güvenlik görevlisinin Allen'a silah doğrulttuğunu gördün.
انت كنت داخل البنك وشاهدت ذلك الحارس وهو يشير بالمسدس نحو آلن

- Hiç alakası yok. O filmi izledin mi?
ـ هذا الموضوع غير متصل بهذا ـ هل سبق لك وشاهدت هذا الفيلم؟

Büyük Temizlik'te arkadaşlarımız yakılırken, sadece durup izledin.
لقد وقفت وشاهدت أصدقائنا يحرقون في حملة التطهير العظيمة أنت لست سوى خائن

Profesör Godbole, mağaraları gördünüz mü?
هل سبق وشاهدت الكهوف يا بروفيسور قودبولي؟

Tanya'nın kızı uğradı ve onu çizdiğin resimleri gördü.
ابنةُ تونيا أتت وشاهدت الصور التي رسمتها

2 saat sonra kırılma ve kapının altından bir ışık görmüş.
وبعد ساعتين سمعت صوت تحطيم وشاهدت شعاعاً يخرج من تحت الباب

Sadece etrafta takıldım ve izledim. Her hareketi ve nüansı.
فقط جلستُ هناك وشاهدت كل حركة بدقّة

- Sen de setteydin, nasıl olduğunu gördün.
لقد كنت في موقع التصوير, وشاهدت كيف يبدو الأمر

Roma rakamlarını daha önce nerede gördün?
أين سبق وشاهدت الأرقام الرومانية؟

Demek kitabı okudun ve filmi gördün.
اذن .. لقد قرأت الى كتاب وشاهدت الفيلم

ordaydın sen de gördün.
أنهم رأوا نحن لا نتخيل شيئاً - لقد كنت هناك وشاهدت ما حدث بنفسك

Ereksiyon oldun... ve kötü bir seks rüyası gördün.
وشاهدت حلماً مثيراً سار بشكل سيىء

Kediyi gömerken çocukları izledin.
وشاهدت الأطفال وهم يدفنون القط

Sen hiç Kanal 5 Haberleri'ni izledin mi?
هل سبق وشاهدت أخبار القناة الخامسة؟

Hiç bir sahilde durup, güneşin doğuşunu izledin mi? Efendim, okyanusu bile hiç görmedim.
هل وقفت على الشاطئ وشاهدت شروق الشمس؟

Hiç izledin mi onu?
هل سبق وشاهدت ذلك؟

Hiç Whitstable'a gidip, oradaki istiridye restoranlarını gördünüz mü?
هل زرت مرة ويتستبل؟ وشاهدت محلات المحار هناك؟

Köpeklerin parçalayıp bıraktığı bir ceset gördünüz mü hiç?
هل سبق وشاهدت جثة بعد أن تنهشها الكلاب؟

Geçen gün bir toplantı için binaya gitti ve gördü.
ذهبت إلى المبنى لعقد اجتماع في اليوم الآخر، وشاهدت

Görgü tanığı bir silah sesi duyduğunu söylemiş ve bitişik binaya koşmuş ve arkasını dönüp bakmış ve o sırada Bay Logan'ı görmüş.
شاهد العيان قالت أنها سمعت صوت إطلاق نار، ثم ركضت إلى المبنى، واستدارت وبحثت، وشاهدت السيد لوغان.

Ben durdum ve izledim.
وقفت وشاهدت.

Oraya gittim ve bu inanılmaz kurt ailesini seyrettim.
وذهبت هناك وشاهدت هذه العائلة المدهشة من الذئاب.