Aslında, ailen, işin şirketin ve ev halkın senin her şeyin. | Open Subtitles | حقيقة أن عملك ومنزلك وشركتك وعائلتك هم كل شيء |
Bu ülkede her yıl 2.5 milyon insan ölüyor, ...ve o insanların yarısını şirketin defnediyor. | Open Subtitles | حوالي 2.5 مليون شخص يموتون كلّ سنة بهذا البلد، وشركتك تدفن نصفهم |
Adını da şirketini de mahvederim. Dokunduğun ne varsa yerle bir ederim. | Open Subtitles | وسوف أدمّر اسمك، وشركتك سوف أطيح بكلّ شيء سبق ومسسته |
Seni izliyorum. Paranı, adamlarını, şirketini her şeyini takip ediyorum. | Open Subtitles | أنا أراقبك، وأراقب أموالك، وجماعتك، وشركتك |
Senin ve şirketinin bana verdiği bilgiler... ve sorularıma verdiğin cevaplar... doğru değil Frank. | Open Subtitles | لذا، هذا ما فهمته من المعلومات التي حصلت عليها منك ومن وشركتك والأجوبة عن سؤالي ليست صحيحة يا فرانك |
Senin ve şirketinin bana verdiği bilgiler... ve sorularıma verdiğin cevaplar... doğru değil Frank. | Open Subtitles | لذا، هذا ما فهمته من المعلومات التي حصلت عليها منك ومن وشركتك والأجوبة عن سؤالي ليست صحيحة يا فرانك |
Şu anda detaya giremem ama şirketinizin ve sizin kanunları çiğnediğinize inanıyoruz ve bunu kanıtlayacak delillerimiz var. | Open Subtitles | لا أستطيع الخوض في التفاصيل حالياً ولكننا نعتقد انك أنت وشركتك قد خرقتم القانون , ولدينا أدلة لتثبت ذلك |
Sana Muhammet ile ilgili karikatür davasını anlatıyorum ve ertesi gün aniden sen ve firman müvekkilimi dava ediyor. | Open Subtitles | ومن ثم في اليوم التالي ، ها أنت وشركتك ترفعون دعوى قضائية ضد موكلي ـ (كاري) ـ قم بالتفكير في الأمر |
Sen ve şirketin, mükemmel zamanda yeni bir ürünle çıkagelesiniz diye mahveden belaya karşı bağışıklık tohumu ve çok yüksek fiyata da alınabilir tabii. | Open Subtitles | لذا أنتِ وشركتك تستطيعون المُضي قُدماً بمُنتج حديث في الوقت المناسب تحصين البذور ضد الآفات المُدمرة |
Senkenberg olmasaydı sen ve şirketin nerede olurdu? | Open Subtitles | أين كنت ستصبح أنت وشركتك بدون سنكنبيرغ؟ |
Senin ofisin, senin şirketin... | Open Subtitles | مكتبك .. وشركتك |
Seni, sunduğun hizmeti, şirketini ve diğer her şeyi satın almak için bir sözleşme hazırladım. | Open Subtitles | لذا طلبت عقدًا لشراءك وشراء خدماتك وشركتك بمن فيها |
Bunun sonu ben bu koltuğu bu masayı, bu ofisi, tüm şirketini ele geçirdiğimde olacak. | Open Subtitles | ستنتهي القصة حين أحصل على هذا الكرسي هذه الطاولة، هذه الغرفة، وشركتك برمّتها |
Seni ve şirketini sahtekârlık yüzünden dava ediyoruz. | Open Subtitles | نحن نقاضيك أنت وشركتك بتهمة الإحتيال |
Seni, sunduğun hizmeti, şirketini ve diğer her şeyi satın almak için bir sözleşme hazırladım. | Open Subtitles | -طلبت كتابة عقد لشرائك أنت -وخدماتك وشركتك بالكامل |
Sen ve şirketinin gelire ihtiyacı var ama kaynaklar kuruyor. | Open Subtitles | أنت وشركتك تحتاجون مصدر دخل يزيد من أرباحكم. |
Tüm bunlar senin ve şirketinin hiçbir şey yapmadığı için oldu. | Open Subtitles | كلّ ذلك لأنّك وشركتك لمْ تفعلوا أيّ شيءٍ. |
Bir mevzu yüzünden senin ve şirketinin peşindelermiş. | Open Subtitles | -كانوا يُطاردونك أنت وشركتك حول شيءٍ؟ |
Teknoloji şirketinizin adı Google'da aratınca bile çıkmıyor. | Open Subtitles | وشركتك التكنلوجية ما تزال بعيدة عن منافسة جوجل |
Fikir şu; eylemlerinizi kaydediyorsunuz ve sonra takımınızın veya şirketinizin ne kadar iyi gittiğini görebiliyorsunuz, gerçek zamanlı bilgiler alıyorsunuz. | TED | الفكرة فيه تكمن في تسجيل نشاطاتك هناك، وبعدها يمكن أن ترى كيف يعمل فريقك وشركتك. يمكن الحصول على إشارات فورية عن تقدمنا. |
Gerçi burası senin katın ve senin firman. | Open Subtitles | بالطبع , هذا طابقك , وشركتك |