Bu gece öldürülen hayvanlardan biri, sabah uyandığımda onu ölü buldum ve çok kötü hissettim, çünkü o sahip olduğumuz tek boğaydı. | TED | هذه إحدى الابقار التي قتلت ليلآ, وعندما إستيقظت في الصباح وجدتها ميتة, وشعرت بالسوء, لأنه كان الثور الوحيد الذي نملكه. |
Mesaiden sonra oradaydı adamı darladım resmen, kötü hissettim. | Open Subtitles | كان هناك بعد الدوام. لقد أفزعته، وشعرت بالسوء حيال ذلك |
Sonra ayrıldığınızda yazdıklarım hakkında çok kötü hissettim. | Open Subtitles | ثم بعد ذلك إنفصلتما وشعرت بالسوء حول ذلك المنشور |
Evet, ve şimdi bu konuda... kendimi kötü hissettim. | Open Subtitles | نعم, وشعرت بالسوء حول الموضوع حتى الآن |
- Kendimi çok kötü hissettim. - Çok iyisin. | Open Subtitles | وشعرت بالسوء حقاً - أنتِ لطيفة جداً - |
Kendimi çok kötü hissettim. Kendime dedim ki, "Rita, niye böyle birşey yaptın?" | Open Subtitles | وشعرت بالسوء للغاية من نفسي كنت أقول "(ريتا), لماذا فعلت هذا؟" |