Ve bunun sadece temizleyici bir ateşle mümkün olacağını biliyordum. | Open Subtitles | وعرفت أن ذلك لايمكن أن يحصل إلا بواسطة نار تطهيرية |
5 veya 6 yaşındayken babam eve işten erken geldi ve ben bir şeylerin ters gittiğini biliyordum. | Open Subtitles | حينما كنت تقريباَ بعمر خمس أو ست سنوات جاء أبي مبكراَ من عمله وعرفت أن هناك مشكلة |
O anda tanrının bana göründüğünü biliyordum. | Open Subtitles | وعرفت أن هذا هو الرب يظهر لي في تلك اللحظة |
Ve anahtar olduğunu biliyordum, kardeşinin babasının o çocuğun babasının savaşı durdurmasını engellemeyeceğinden emin olanın tek yolu buydu. | Open Subtitles | وعرفت أن هذا هو المفتاح، الطريقة الوحيدة للتأكد من أن والد أختك |
Ve Joanna'nın sıkılldığını biliyordum, ve onun zihnini rahatlatmak istedim. | Open Subtitles | وعرفت أن " جوانا " سوف تقلق وفكرت في إراحة تفكيرها |
Performans istatistiklerinin sahte olduğunu biliyordum. | Open Subtitles | وعرفت أن إحصائيات الأداء كانت وهمية |
Ama senin Bilgisayar'la başa çıkabileceğini biliyordum Sarah'ın seni bulacağını biliyordum ve en önemlisi, baban hakkındaki gerçeği öğrenmeyi hak ediyordun. | Open Subtitles | ولكننى كنت اعرف أنك تستطيع تحمل مسؤلية التداخل وعرفت أن (سارة) ستجدك واهم شيء تستحق ان تعرفه فهو عن أباك فهو بطل |
Gerçeğin ortaya çıkacağını da biliyordum. | Open Subtitles | . وعرفت أن الحقيقة ستخرج. |
Ofis penceremden şehri bir süzdüm sokaklarda milyonlarca işkence görmüş ruh olduğunu biliyordum. | Open Subtitles | لذا نظرت خارج نافذة مكتبي ...وصولاً للجزء الأعلى من المدينة ...وعرفت أن هنالك الملايين من الأرواح بالشارع ...تكون معذبة ويمكنني مساعدتها |
Ve duama bir cevap geleceğini biliyordum. | Open Subtitles | وعرفت أن صلاتي ستجاب |