- Bunu düsünmek bile korkunç, ve uygunsuz.. | Open Subtitles | أعلم أنه من المروّع التفكير بذلك وغير لائق |
Her ne kadar bu durumu üzücü ve uygunsuz bulsam da o zamanlar bu olay beni gerçekten özel hissettirirdi. | Open Subtitles | رغم ذلك أعلم أن ذلك محزن وغير لائق في وقتها جعلني أشعر بأنني مميزة |
Bu korkunç ve uygunsuz bir durumdu. Yeni bir danışman istiyorum | Open Subtitles | كان هذا غريباً وغير لائق إطلاقاً |
Bana patlaman müthiş ilgi uyandırıcı ve uygunsuz. | Open Subtitles | أنت تهاجمني بشكل خيالي وغير لائق . |
Hannah kaba, bölücü ve uygunsuz bir şey yapmak istiyor. | Open Subtitles | هانا) تريد أن تفعل شيئًا فظ ومدمر وغير لائق( |