"وفتيان" - Traduction Arabe en Turc

• ve
• çocuklar

Erkekler, kızlar ve müzik. Cine neden ihtiyaç duyarlar?
شباب وفتيان وموسيقى لمَ سيحتاجون للشراب؟

Hayır evlat, tek bir damla bile. Erkekler, kızlar ve müzik.
شباب وفتيان وموسيقى لمَ سيحتاجون للشراب؟

Varınca Kenya durağına ulaşana kadar nehirden aşağıya gidebilmek için Makualar bize kano ve kürekçi çocuklar verecekler.
وهناك سنحصل على القوارب وفتيان التجديف نعبر بهم النهر حتى نصل الى محطة كينيا

Bütün yedinci ve sekizinci sınıfların olaydan haberi var.
وكل فتيات وفتيان الصف السابع والثامن عرفوا بالأمر.

ve birçok Hintli kız ve erkek oralarda evlenip... yabancılardan bile daha başarılı evlilikler kurmuşlardır.
..وقد إقترنوا بفتيات وفتيان هنود وكونوا زيجات أكثرنجاحاً من الزواج بالأجانب

Köprü ve dalgakıranların bakımlarından, kızların ve oğlanların fazilet içinde yetiştirilmesine kadar.
صيانة الجسور والسدود تعليم فتيات وفتيان لفيرتو

Kızlar ve erkeklerle çıktım, kızlar ve erkeklerle aynı anda beraber oldum.
خرجت مع العديد من الفتيان والفتيات فتيات وفتيان في نفس الوقت

NSYNC ve Backstreet Boys'la yıllarca uğraştılar.
NSYNCحتى مجموعات مثل الـ وفتيان الشوارع اخذوا سنوات

Güzel ve sarışın bir kız gördüm. Aptal yakışıklı bir genç gördüm.
رأيت فتيات مثيرات وفتيان محتالون

Çiçekler ve koroda şarkı söyleyenlerle beraber.
وكل الزهور وفتيان الجوقة.

Alfie Solomon ve Camden bize yaklaşırsa, orada gümrüklü bir depo için pazarlık edeceğiz.
إن أتى إلينا (آلفي سولومونز) وفتيان (كامدن) خاصته سنناقش استخدام مخزن مهجور و آمن

- Yaşlı adamlar ve çocuklar.
كبارٌ بالعمر وفتيان.

Kendi iyilikleri için, Bruce Lee ve Karateci Çocuklara söyle hiçbirimiz otomatik silah taşımıyoruz.
لمصلحته الخاصة، أخبر (بروس لي) وفتيان الكاراتي... ألّا أحد منا يحمل سلاحًا أوتوماتيكيًّا

Yoli'yi ben öldürdüm ve Perry'leri de.
أنا قتلتُ (يولي) وفتيان عائلة (بيري).

ve bu Staten Adası'nda ki adamların şakası yok!
وفتيان جزيرة (ستاتن) ليسوا مُزحة.

Bana çok benzeyen, bi' nevi satır aralarına düşen bu yeni nesil kızların fotoğraflarını çekerek bir sene geçirmiştim; kaykay yapan ama bunu dantelli iç çamaşırlarıyla yapan kızlar, erkek saç kesimli olan ama tipik kız ojeli kızlar, yaralı dizlerine uyacak göz farı süren kızlar, erkeklerden ve kızlardan hoşlanan kızlar, sadece erkeklerden hoşlanan kızlar ve herhangi bir kalıba sokulmaktan nefret eden kızlar...
أمضيت سنة في تصوير جيل جديد من الفتيات اللاتي يشبهنني كثيرا الذين يقعون ما بين الحدود فتيات أحببن التزلج ولكن وهن يرتدين لباسا داخليا خطيا فتيات بتسريحات شعر ذكورية، ولكن بطلاء أظافر بناتي فتيات بتظليل حواجب يتناسب مع ركبهن المصابة فتيات أحببن الفتيات والفتيان، وفتيان أحبوا الفتيات والفتيان الذين جميعا كرهوا أن يوضعوا في أي صندوق

Üniversiteli erkeklerle liseli çocuklar kıyas görmez.
لا يمكن المقارنة بين فتيان الكلية وفتيان المدرسة العليا