"وفرنسا" - Traduction Arabe en Turc

    • ve Fransa
        
    • Fransa ve
        
    • Fransaya
        
    • Fransa'nın
        
    • ve Paris
        
    Babanızla ben, bu, Avusturya ve Fransa'yı yakınlaştırır diye düşündük. Open Subtitles والدك و انا اعتقدنا انكي ستجعلين النمسا وفرنسا اقرب لبعضهما
    En azından İtalya ve Fransa'da balayına uygun bir şeyler. Open Subtitles على الأقل سنجد ما يناسب لشهر عسل في إيطاليا وفرنسا
    Kanada, İrlanda, söylediğim gibi İsveç, Fransa ve diğer ülkeler İsveç modeli denen modele doğru yönelmektedir. TED كندا، ايرلندا، وذكرت السويد مسبقاً، وفرنسا وبلدان أخرى تخطو نحو النموذج السويدي.
    Hastasın... kendine zarar verebilirsin, Fransaya. Open Subtitles أنت مريض ، يمكنكَ أن تؤذي نفسك ، وفرنسا.
    - Ne? Polonya'dan sonra Hitler'in hedefi Danimarka, Hollanda ve Fransa'nın arasındaki noktalardı. Open Subtitles بعد بولندا، هتلر على طريقه إلى الدنمارك، هولندا وفرنسا ببضعة توقّفات في الوسط.
    Ne de olsa, Kral'ın ve Paris'in geleceği sizin ellerinizde. Open Subtitles فبعد كل شيئ,الملك وفرنسا يعتمدون عليك
    Birleşik Devletler, Birleşik Krallık ve Fransa, NATO güvencesi ve Berlin halkı oradadır. Open Subtitles ،فالولايات المتحدة هناك ،والمملكة المتحدة وفرنسا هناك ،وحلف الناتو هناك وشعب برلين هناك
    Belçika ve Fransa'ya giren Alman taburlari ilk basta terör estirdi. Open Subtitles استخدمت القوات الألمانية المتقدمة عبر بلجيكا وفرنسا ، الإرهاب منذ البداية
    Ayrıca İngiltere ve Fransa savaş bitmeden yeni dünya düzeni hakkında konuşmak istemiyorlardı. Open Subtitles أما بريطانيا وفرنسا لم تريدا التحدّث عن النظام العالمي الجديد حتى إنتهت الحرب
    1855 yılında Kırım'da İngiltere ve Fransa, Rusya ile savaştaydı. Open Subtitles في عام 1855م انجلترا وفرنسا كانت في حالة حرب مع روسيا في كريميا
    Genelde Belçika, Hollanda ve Fransa'daki zengin Yahudiler yolcu vagonlarıyla getiriliyordu. Open Subtitles غالبا اليهود الميسورين... من بلجيكا وهولندا وفرنسا يصلون عبر قطارات ركاب
    Chaucer hayatının çoğunu Yüz Yıl Savaşı esnasında bir devlet memuru olarak geçirdi, İtalya, Fransa ve aynı zamanda doğup büyüdüğü İngiltere'yi gezdi. TED قضى شاوسر معظم حياته مسؤولاً في الحكومة. خلال حرب المئة عام، كان مُسافراً عبر إيطاليا وفرنسا وبلده الأم إنجلترا.
    Mısır Süveyş Kanalı; İngiltere, Fransa ve İsrail tarafından saldırıya uğradı. Open Subtitles تعرضت قناة السويس المصرية إلى هجوم من بريطانيا وفرنسا واسرائيل
    Khruschev'in Batı Berlin'i idare eden ABD, Fransa ve İngiltere'nin... Open Subtitles طالب خروشوف الولايات المتحدة وفرنسا وبريطانيا
    Beni herkes bilir taa İngiltere ve Fransaya kadar Open Subtitles وأنا معروف في كافة أنحاء إنجلترا وفرنسا
    Beni herkes bilir taa İngiltere ve Fransaya kadar Open Subtitles وأنا معروف في كافة أنحاء إنجلترا وفرنسا
    Az önce İngiltere ve Fransa'nın, Almanya'ya savaş ilân ettiği haberini aldım. Open Subtitles لقد وصل إلىَّ أن إنجلترا وفرنسا أعلنتا الحرب على ألمانيا
    Teoride İngiltere'nin, Fransa'nın Almanya'nın ve İspanya'nın toplam nüfusuna yetecek kadar çok. Open Subtitles ما يكفي، نظرياً على الأقل لتسكين بريطانيا وفرنسا وألمانيا وأغلبية أسبانيا.
    Karşılığında, Fransa'nın ve Katolik Kilisesi'nin sanık düşmanı Gideon Blackburn'ün İngiltere'ye geri dönmesine izin verecek. Open Subtitles في المقابل ستسمح لجيديون بلاكبيرن العدو المشتبه للكنيسة الكاثوليكية وفرنسا بالعودة لإنجلترا
    Fransa ve Paris'in kaderine Marne nehrinde karar verilecekti. Open Subtitles كان مصير باريس وفرنسا كلها سيتحدد على ضفة (نهر مارن)

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus