"وفي الوقت ذاته" - Traduction Arabe en Turc

    • Aynı zamanda
        
    Aynı zamanda gençler arasında psikolojik rahatsızlıklar da artış gösterdi. TED وفي الوقت ذاته رأينا المزيد من الأمراض النفسية تنتشر بين الشباب أكثر من قبل
    Aynı zamanda Avrupa'nın geri kalan kısmının güvenliğini sağlamalı ve yaşanan şiddetin tekrarlanmamasını garanti altına almalıyız. Open Subtitles وإعطاؤها فرصة للحياة وفي الوقت ذاته أن نحرص على حفظ أمن بقية دول أوروبا وألا يقع عدوان مرة أخرى
    Heyecan duyuyorsun ve Aynı zamanda korkuyorsun. Open Subtitles ستشعر بالحماسة وفي الوقت ذاته ستشعر بالخوف
    Aynı zamanda biraz darbede yiyebilirsin. Open Subtitles وفي الوقت ذاته تحصل على بعض الكــــوكايين.
    Ancak, bu dönem Aynı zamanda Amerikan tarihinde yeni ufuklar açacak bir başlangıç noktası, tüketicilerin kontrolü ele alıp bizi, Amerika için yeni bir rotaya kılavuzluk etmesi için bir fırsat olabilir. TED ومع ذلك, وفي الوقت ذاته من الممكن ان تكون تلك هي اللحظه المرجوه في التاريخ الامريكي وان تكون فرصة للمستهلك كي يكون له دورا حقيقيا في قيادتنا إلى سلوك منهج جديد في اميركا
    Aynı zamanda Tennessee Vadisi Komisyonu'na nehir kıyılarındaki ve adacıklardaki tüm toprakları satın alması yetkisi de verildi. Open Subtitles "وفي الوقت ذاته شرعت سلطة وادي تينيسي" "في شراء كل الأراضي المحاذية لشاطئ النهر" "وجميع الجُزر المحيطة به"
    Aynı zamanda, hepsi birden yok olmuşlar. Open Subtitles وفي الوقت ذاته يمكن أن تختفي فجأة
    Bütün şüpheliler aynı yerde Aynı zamanda ve Alison'un odasında. Open Subtitles كل من اشتبهنا به في المكان ذاته (وفي الوقت ذاته في غرفة (أليسون

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus