"وقال انه لا" - Traduction Arabe en Turc

    • O
        
    O yaştaki bir bebek birkaç adım ötesini ancak görebilir. Open Subtitles فالطفل في عمره وقال انه لا يرى أكثر من متر
    - Eğer Ross gönüllü değilse, seks yapabileceğin tek erkek de O değil. Open Subtitles إذا روس ليست على استعداد، وقال انه لا الرجل الوحيد الذي يمكنك أن تمارس معه الجنس.
    Ve O sokakta taksi çağırmakla meşgul olduğundan dışarı çıkan kimseyi de görmedi. Open Subtitles وقال انه لا يرى أي شخص يخرج، قضية كان في الشارع الواهنة سيارة أجرة.
    O organı hak etmiyordu. Open Subtitles وانه في انتظار لأكثر من سنة ونصف. وقال انه لا يستحق هذا الجهاز.
    Madenden çıkardıktan sonra eğer paraya çevirmediyse ne yaptı O zaman? Open Subtitles هو اخذ ها وقال انه لا يحصل عليها حولها الي نقدي . اذاً ما يفعل بها ؟
    Prudence hala Jacques Grande'yle ve O hala en büyük çüklü hokey oyuncusu. Open Subtitles إحذر هي لا تزال مع جاك غراندي ، وقال انه لا يزال يملك أكبر قضيب في عالم الهوكي
    Yani, adamın biri terk edildi diye sörf tahtamı çalıyor, beni tanımıyor bile, ve Del tesadüfen orada, sonra ismine ulaşıyoruz ve O yüzden de Valley'e gidiyoruz. Open Subtitles أعني، يحصل ملقاة هذا الرجل‎. انه يسرق مجلس بلدي، وقال انه لا حتى
    Kuzeninle çıkmaya başladığını ve sana bunu söylemediğini, O yüzden senin ve ailen için garip olduğunu anlattı. Open Subtitles قال لي انه انتهى يعود ابن عمك وقال انه لا اقول لكم عن ذلك ، حتى انتهى الامر يجري غريب لك ولعائلتك.
    Pek dansetmesini bilmiyor. O kadarını öğrendim. Open Subtitles حسنا، وقال انه لا يمكن الرقص، وأنا أعلم أن الكثير.
    Eski kocam O kadar formsuzdu ki, nefesi tükenmeden bana oral seks bile yapamiyordu. Open Subtitles زوجي ضعيف، وقال انه لا يمكن جعل الحب لي دون من التنفس
    Tadilata parası yok, O yüzden kendi başına tamir etmekte ısrarlı. Open Subtitles وقال انه لا يستطيع تحمل إصلاحات، لذلك فهو تصر على تحديد ذلك حتى نفسه.
    O Paul Castellano vurgununun bir parçası olmak istemedi. Open Subtitles وقال انه لا يريد أن يكون جزءا للضرب على بول كاستيانو
    Kıyafeti yüzünden diğer kızların aksine O gün müzeye gitmeyen tek kızın Maud olduğunu bilmesine imkân yoktu. Open Subtitles يرتدون مثل ذلك، وقال انه لا وسيلة لمعرفة ذلك من جميع الأطفال في المدرسة، هي الوحيدة التي لم تذهب في الزيارة.
    O, bu konuda hiçbir şey bilmiyor Lalit amca. Open Subtitles وقال انه لا يعرف شيئا عن هذا، لاليت عمه.
    - Sana söylüyorum, O silahı kullanacak. Open Subtitles فيغا، وقال انه لا يعرف ما كان يحمله. أنا أقول لك، انه ستعمل استخدام هذا السلاح.
    Batır diye sana vermemeliydi O da. Open Subtitles حسنا، أنت تعرف لماذا؟ وقال انه لا ينبغي أن يكون تعطى لك ليمارس الجنس مع ما يصل.
    Sanırım O yaşta bunun ne anlama geldiğini bilmiyordur. Open Subtitles حسنا، أعتقد في هذه السن، وقال انه لا يعرف ماذا يعني ذلك.
    Oh, O hala ayarlamak zor bir vakit geçiriyor. Open Subtitles أوه، وقال انه لا تزال تواجه وقتا عصيبا تعديل.
    Ve O farkında değildi ama ben bir ilişkimiz olabileceğini gördüm. Open Subtitles وقال انه لا يعرف. أرى إمكانية علاقتنا.
    O annesini hiç tanımadı. Open Subtitles تتحدث ، وقال انه لا يكاد يعرف.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus