"وقتاً طيباً" - Traduction Arabe en Turc

• İyi vakit
• iyi zaman
• İyi eğlenceler
• güzel vakit
• harika vakit
• harika zaman
• çok iyi vakit

Bu gece iyi vakit geçiren bir sürü insan var, biz neden geçirmeyelim?
هناك الكثير من الناس الذين يقضون وقتاً طيباً الليلة، فلم لا نفعل نحن؟

Sadece arkadaş kalalım ve bunu unutup iyi vakit geçirelim--
لنكن صديقين فحسب ونقضي وقتاً طيباً معاً وننسي كل هذا

Herşeyi oluruna bırak. Kızlarla iyi vakit geçir ve buna benzer şeyler işte.
خذ الأمور ببساطة إقضَ وقتاً طيباً مَع البناتِ وهلم جرا

Ama bu hafta sonuna ihtiyacın vardı.Biraz rahatlayıp iyi zaman geçirebilirsin.
ولكنك بحاجه إلى إجازه بعيداً عنها, حتى تسترخي وتقضي وقتاً طيباً

Size bataklıkta iyi eğlenceler, çünkü ben rahat olacağım
أتمنى لكما وقتاً طيباً في المستنقع لأني أنا سأكون في راحة

Hayır, kızgın falan değilim. güzel vakit geçirdin mi?
لا ، إننى لست غاضباً هل قضيت وقتاً طيباً ؟

Bu gece kızarkadaşınla iyi vakit geçir. Eminim seni dışarı çıkaracaktır.
إقض وقتاً طيباً اليوم مع فتاتك ، إننى متأكدة أنها ستصطحبك إلى الخارج

Babasıyla iyi vakit geçiriyordur herhalde.
من المحتمل أنها مع أبيها تقضي وقتاً طيباً هناك

İyi vakit geçireceksiniz hikayeden hoşlanacaksınız ve neler olacağını tahmin edeceksiniz ve BAM!
أنت تقضي وقتاً طيباً .. وتستمتع بـ حكايتنا .. وتفكر في القادم

Umarım kuzenlerinde iyi vakit geçiriyorsundur.
آمل أنّك تقضي وقتاً طيباً لدى أبناء عمّك.

Yani gece ikiye kadar iyi vakit geçirdikten sonra ertesi sabah ilk şey erkenden oğlunuzla sahile gittiniz.
إذن حتى الثانية ليلاً، أمضيت وقتاً طيباً وبعدها أول شيء صباح اليوم التالي

İyi vakit geçiriyor musunuz?
هل تقضين وقتاً طيباً ؟ أجل .. وقتاً طيباً جداً _.

Orada iyi vakit geçirebilirsin.
أعتقد أنك ربما تقضي وقتاً طيباً

Sana iyi vakit geçirtebilirim!
يا عزيزي سوف أمنحك وقتاً طيباً

İyi zaman geçirdiğimi ve arayacağımı söyledim kim bunu ciddiye alır ki?
قلت إني قضيت وقتاً طيباً وإني سأتصل، ولكن من يأخذ ذلك بالمعنى الحرفي؟

Sizin dışarı çıkıp iyi zaman geçirmenizi istiyorum.
أنا فقط أريدكما أن تخرجا وتستمتعا وتقضيا وقتاً طيباً

Ama onun, kendi başıma iyi zaman geçirdiğimi bilmesini istiyorum.
ولكن أريدها أن تعلم بأني أقضي وقتاً طيباً بدونها

Galiba namazımı evde kılacağım. İyi eğlenceler.
سأصلي في المنزل، لكن أتمنى لكم وقتاً طيباً.

Sadece, birlikte çok güzel vakit geçiriyoruz.
إنه فقط،.. لقد أمضينا وقتاً طيباً حينما كنا سوية، تَعرفُ؟

harika vakit geçiriyorum.
أجل .. وقتاً طيباً جداً _. حسناً _.

Ruth, sen ve ben harika zaman geçirebiliriz.
"روث"، أنا وأنت يمكننا أن نقضي وقتاً طيباً معاً

Gerçek şu ki bu akşam çok iyi vakit geçirdim ve seni yeniden görmek isterim.
في الواقع أنني قضيت وقتاً طيباً اليوم -وأود حقاً أن أراكِ مجدداً