"وقت الغذاء" - Traduction Arabe en Turc

    • Yemek zamanı
        
    • öğle yemeği
        
    • Öğle yemeği vakti
        
    • Öğlen
        
    • yemek vakti
        
    • öğle yemeğine
        
    • Öğle yemeğinde
        
    • Yemek arası
        
    Yemek zamanı geliyor da. Open Subtitles إنه وقت الغذاء تقريباً
    Yemek zamanı. Open Subtitles حان وقت الغذاء.
    10'dan 3'e kadar! öğle yemeği saatinde de kapalı olurlardı. TED كانت تشتغل بين 10:00 و 15:00، و تقفل في وقت الغذاء.
    - öğle yemeği vakti. Open Subtitles حسناً , هذا وقت الغذاء إذاً.
    Kusura bakmayın. Yemek yemem gerek. Öğlen bir duruşmam var. Open Subtitles معذرة ، يجب أن أكل لدي جلسة بعد وقت الغذاء
    yemek vakti öldürmüş. Charles Sokağı çok da uzakta değil. Open Subtitles قتلها أثناء وقت الغذاء "أقل من ميل عن شارع "تشارلز
    öğle yemeğine kadar buradaki işimizi bitirebiliriz. Yani... TED كان في الإمكان أن ننتهي قبل وقت الغذاء هنا. أقصد ..
    Öğle yemeğinde hepsi onu hazırlıyordu. Open Subtitles كل الأولاد كانوا يعملون عليها وقت الغذاء
    Yemek arası bitti. İşyerine dönmem gerekiyor. Open Subtitles انتهي وقت الغذاء علي الرجوع للمكتب
    Yemek zamanı! Open Subtitles إنه وقت الغذاء!
    - Yemek zamanı geldi. Open Subtitles -إنه وقت الغذاء
    Yemek zamanı! - Bu sana geldi Marge. Open Subtitles حان وقت الغذاء
    Peki, bir tanesi öğle yemeği vaktinde oldu. Open Subtitles حسناً، واحده حدثت في وقت الغذاء اتذكر عندما قرعوا المقالي
    Bekle biraz. öğle yemeği, 11:30 ile 12:45 arası. Open Subtitles انتظر ، وقت الغذاء كان من 11:
    öğle yemeği vaktinde telefonu kullanıyor. Open Subtitles ويستخدم هاتفه فى وقت الغذاء
    Evet, öğle yemeği vakti geldi bence. Open Subtitles نعم , أظن أنه حان وقت الغذاء
    Merhaba, Harry. öğle yemeği vakti. Open Subtitles مرحباً يا هاري وقت الغذاء
    öğle yemeği vakti! Open Subtitles لقد حان وقت الغذاء!
    Neredeyse Öğlen olmuş. Open Subtitles أظن حان وقت الغذاء تقريباً.
    Benim zamanım ve daha Öğlen bile olmadı.. Open Subtitles إنه ليس حتىّ وقت الغذاء في زمني رباه !
    yemek vakti pis kafalı. Open Subtitles وقت الغذاء يا ذو الرأس الكبيرة
    yemek vakti döneceğim. Open Subtitles سأعود على وقت الغذاء.
    Sabah dokuzdan öğle yemeğine kadar avluya çıkmak zorunlu. Open Subtitles خروجهم للباحة أمر إجباري من التاسعة صباحاً إلى وقت الغذاء
    Tüm işten çıkarılma görüşmelerinin öğle yemeğine kadar... - ...yapılmasını istiyorum. Open Subtitles أريد جميع مقابلات الخروج منتهية وقت الغذاء
    "Öğle yemeğinde algı modellemesini denedim. Open Subtitles "اجريت اختبار لنموذج ادراكي خلال وقت الغذاء"
    Öğle yemeğinde içmeyi severim. Open Subtitles انا فقط احب الشرب وقت الغذاء
    - Yemek arası, Julie. Open Subtitles -حان وقت الغذاء, (جولي ).

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus